2014 yılında AKP müjde vererek bir yasa çıkardı. Üstelikte bu yasayı anlatırken “sosyal devlet olmanın gereği” falan da denildi..
Sözünü ettiğim yasa ile 65 yaş üstündekilere şehir içi toplu taşıma araçlarında bedava, şehirlerarasında demiryolları ve denizyollarında yüzde 50 indirimli seyahat imkânı sağlandı. Peşinden “Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın ‘Ücretsiz veya İndirimli Seyahat Kartları’ Yönetmeliği” yayınlandı.
65 yaşını doldurmuş vatandaşlarımızın da birçoğu bu yasadan faydalanmak için belediyelere koşarak kartlarını aldılar ve büyük oranda bu yasanın getirdiği olanaklardan faydalanmaya başladılar.
Sosyal devletlerde halka verilen hizmetin parası yaratılan kaynak ile oluşturulan fondan karşılanır.. Bizde ise tam tersi bir uygulama var. Siyasi iktidar (AKP) bu işin yükünü şark kurnazlığı ile devlet ten çok işi yapanlara yüklemiş..
Nasıl olduğunu çok basit bir şekilde anlatayım..
Kilimli ve Zonguldak’ta halk otobüsleri özel sektör eliyle çalıştırılıyor. Şehrimizde son 20 yılda siyasetçiler sayesinde emeğin başkentinden emeklinin başkentine döndü. Çok fazla sayıda emeklimiz var.
Bu durum toplu taşıma yapan halk otobüslerinde büyük sıkıntılara sebep oluyor.. Çünkü 40 kişilik bir aracın en az 25-30’zu bu yasa sayesinde ücret ödemeden gidiyor.. Üstelikte araçlar beleş olunca günde 2-3 kez zevk için gezenlerin olduğu bile söyleniyor.
Mevcut durum bana anlatılınca Kilimli’den Halk Otobüsüne bindim ve gözlemledim. Araç sahiplerinin anlattıklarına bire bir şahit oldum. Zonguldak’ta İncivez hattında çalışan halk otobüsüne bindim orada durum daha vahim. Otobüse binen 38 yolcunun 29’zu 65 yaş nedeniyle ücret ödemedi.
Durum böyle olunca haliyle bu işi yapan firmalar ve şahıslar maddi olarak çok zor durumda kalıyor ve iktidarın çıkardığı yasanın bedelini bu firmalar ve şahıslar ödüyor. Bu iş için devletin belediyeler aracılığı ile araç başına ödediği para 600 TL devede kulak bile olamıyor.. Birde bu para belediye aracılığı ile şoför esnafına nasıl ulaştığını varın siz tahmin edin.. Örneğin Kilimli de çoğu zaman yapılan keyfi cezalara karşılık mahsup ediliyor..
Uygulamada anlaşıldı ki bu yasanın adaleti yok..
Bunun yanında Belediye personeli sözleşmede olmamasına rağmen halk otobüslerine ücret vermiyor. Ayrıca Kilimli belediye başkanı Ali Efendinin dağıttığı “beleş kartlarda” işin çabası.. Bu kartlar neden dağıtılır mantığı nedir bilinmez.. Adamın elinde üç-beş bin liralık telefon, yaka paça düzgün halk otobüsüne biniyor ve utanmadan beleş kartını gösteriyor..
Bununla da bitmedi.. Belediye personelinin yanında Polis, postacı, engelli, gazi bunlarda ücret ödemiyor.
Halk Otobüsü sahibi bir arkadaşım anlatmıştı buraya aktarayım.. Bir emniyet mensubu halk otobüsünü durdurup okula giden çocuğunu arabaya bindiriyor.. Şoför ücretini isteyince veriyor.. Zonguldak iskelede Trafik Polisi otobüsü durduruyor ve “hatalı sollama yaptın şikâyet var” diyerek ceza yazıyor.
Şeker hastasının elinde engelli kartı var..
Durum bu..
Önce insanlar dürüst olmalı.. Bu ülkede asgari ücret alıp halk otobüsüne binenler ücret ödüyorsa asgari ücretlinin en az iki misli maaş alanların ücret ödememesi doğru değil. Bu kartı hak ettiği halde alıp kullanmayanlar da var..
İşte bindiğiniz halk otobüsündeki şoförün sinir katsayısının artış sebebi beleş kart kullanan hali vakti yerinde olanlar ve zevk için günde iki üç kez otobüse binip ücret ödemeden gezenler.
Zonguldak’ta yolcu taşıma ücreti 2,5 TL. Öğrenci ise 2.25 TL yani öğrenci otobüse 25 kuruş indirimli biniyor.. Oysa bir çok şehirde öğrenci yarım bilet parası ödüyor..
Toplu taşıma araçlarından ücret vermeden faydalanması gerekenler varsa başta asgari ücretle çalışanlar sonra öğrenciler olmalı.
TURGUT GÜVEN
Yayın Tarihi: 11.11.2018
