MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli siyaset arenasında enteresan kişiliğini sürdürüyor.. Ne yapacağı, ne söyleyeceğini önceden hesaplayabilmek oldukça zor.. Ancak şu kesin AKP iktidarının en başından bu güne en büyük destekçisi..!

                Neden..!

                17 Temmuz da yaşadığımız FETO’cu darbe kepazeliğinden önce AKP’nin gündemi başkanlıktı.. AKP’li politikacıların anlatımlarına göre ülke başkanlık sistemine geçtiğinde kurtulacaktı.. Darbe kepazeliğinden sonra ise AKP başkanlık fikrinden epeyce uzaklaşmıştı.. Bu uzaklaşmanın en önemli sebebi MHP dahil diğer siyasi partilerin parlamenter sistemden yana olmalarıydı..

                Dün siyasi partilerin grup toplantıları vardı ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli unutulmaya yüz tutmuş başkanlık sistemini tekrar gündeme taşıdı.. Üstelikte hiç gereği yokken..

                Bahçeli başkanlığı gündeme neden getirdi.! Sorulması ve araştırılması gereken budur..!

                Bu sorunun ve Bahçelinin AKP’ye verdiği müthiş desteğin cevabını vermek için siyasi yaşamında aldığı kararlara bakmak gerek..

                Yıl 1999..! Mart ayında yapılan genel ve yerel seçimler sonrası CHP baraj altında kalmış, DSP, MHP ve ANAP 57.hükümeti kurulmuştu.. Bu koalisyon DYP, SHP koalisyonundan sonra ülkede kurulmuş en başarılı koalisyondu.. Çünkü Refahyol hükümeti ve 28 şubat sürecinden sonra ülke siyasi ve ekonomik çıkmaz içindeydi..  Üstelik MHP siyasi geçmişinde ilk kez sol bir partiyle iktidarın ortağı oluyordu..

                MHP’nin de içinde bulunduğu koalisyon, ekonomik ve siyasi önlemler aldı.. Ancak 2001 ekonomik krizi yaşandı..  Ekonomik kriz sonrası alınan önlemlerle ekonomi rayına girmiş ve koalisyon partileri meyvelerini toplayacakken, Başbakan yardımcısı Devlet Bahçeli hiçbir talep yokken, üstelik koalisyon ortaklarına bile sormadan 7 Temmuz 2002 tarihinde bir açıklama yaparak, 3 Kasım 2002'de erken seçimin yapılabilir dedi..  

Bahçeli o gün yaptığı açıklamanın dün yaptığı “başkanlık” açıklamasından hiçbir farkı yok..!

3 Kasım 2002'de yapılan seçimlerde iktidarda bulunan MHP %8,35, ANAP %5,12 ve DSP %1,22 oy alarak tamamen TBMM'nin dışında kaldılar. 18 Kasım 2002'de Abdullah Gül'ün 58. hükûmeti kurmasıyla 57. hükûmet sona erdi.

İşte Bahçeli’nin AKP iktidarının yolunu açması ve ilk desteği buydu.!

Sonra..!

Cumhurbaşkanlığı seçimi; Bahçeli’nin CHP’ye de yutturduğu  çatı  aday Ekmelettin İhsanoğlu.! İhsanoğlu’nun  aday gösterilmesi Bahçeli ve  Kılıçdaroğlu’nun Recep Tayyip Erdoğan’a dolayısıyla AKP’ye birlikte yaptıkları güzel bir kıyaktı..

7 Haziran 2015 genel seçimleri AKP’nin inişe geçtiği tek başına iktidar şansını kaybettiği ortaya çıktı.. AKP’ye en kötü günlerinde destek veren Bahçeli bu kez HDP’yi bahane ederek muhalefetin koalisyonuna karşı çıkarak AKP’yi kurtarmaya soyundu.. Kendisine yapılan başbakanlık teklifini bile geri çevirdi..

Bahçeli daha önce de yaptığının aynısını yaparak 1 Kasım tarihinin seçimlerin yenilenmesi için uygun olduğunu söyledi..  Bahçeli’nin uzlaşmaz tutumu 1 Kasımda yenilenen seçimde kendisine 40 vekil kaybettirirken AKP’yi tek başına tekrar iktidara taşıyordu..

 Bahçeli amacına ulaşmıştı, MHP’de kimse de 40 vekil kaybetmenin hesabını nasılsa sormuyordu.. !

Ancak MHP içinde bir kesim Bahçeli’nin bu tutumundan oldukça rahatsızdı. Bahçeli’yi Genel Başkanlıktan indirmek için harekete geçtiler..

MHP’de tüzük değişikliği ve olağanüstü kongrelerin önünü açan düzenlemeler yapıldı.. Ancak Yargıtay tüm bu gelişmeleri yok sayıyordu.. Yargı kararları nedense Bahçeli’nin koltuğunu korumasına yönelik çıkıyordu..

15 Temmuz darbe kepazeliği en çok kime yaradı.? AKP’ye ve Bahçeliye.. Çünkü AKP FETO bahanesiyle TBMM’yi baypas etmiş KHK’ler ile ülkeyi yönetiyor muhalefeti de susturuyordu..  Bahçeli’de aynı AKP gibi  muhaliflerini Fettullahçılıkla suçlanıp pasif hale getirip susturuyordu.. Bunun peşini ihraçlar takip etti..  

Ve Salı günü Bahçeli, kendisine MHP Genel Başkanlığında kalması için destek olan AKP’lilerin özlemi başkanlık için ilk adımını atarak minnet borcunu ödüyordu.. Üstelik kendi örgütüne danışma gereği bile duymadan..

Bir insan desteklemeyeceği  başkanlık sistemini ve anayasa değişikliğinin meclise gelmesini ister mi.?

Kendisine teşekkür edildiğinde “ben başkanlık sistemini meclise getirin dedim destekleyeceğim demedim, bu teşekkür niye!” neden demez..!

Düşük profilli Başbakan ne diyor..!

“Fiili durumun, hukuki duruma getirilmesi gerek”

Üstelik bunlar “Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı gibi davransın, başkan gibi” dendiğinde, “yok öyle bir şey Cumhurbaşkanı başkan değil, her partiye eşit mesafede” diyorlardı..  Şimdi ise “fiili durum” diyorlar.. AKP’li politikacıların iki yüzlü olduğunun en sağlam kanıtlarından biri bu..

İşin özü şudur.. Kemal Kılıçdaroğlu CHP üyelerini ve destekleyenleri söylemleriyle nasıl şaşırtıyorsa, MHP’de aynı işleri Devlet Bahçeli yapıyor.. Siyasi duruşları birbirine çok benziyor, adeta “ikiz kardeş” gibiler.

Bahçeli AKP’ye böyle açıktan destek olurken Kılıçdaroğlu pasif muhalefet yaparak bir başka yoldan AKP’ye destek oluyor.. 

MHP ve CHP bu iki genel başkandan kurtulmadan ülke AKP’den kurtulamaz..!

 

TURGUT GÜVEN