Yerel gündemin yoğunluğu nedeniyle ülke gündeminden uzak kaldım. Bu arada ülkede neler olmuyor neler. Notlarıma ilk baktığımda kısa bir süre içinde siyasi yelpazede “iyi  parti” kurulmuş.  İyi Partinin kurucuları MHP ağırlıklı. MHP örgütleri çok dile getirmeseler de genel başkanlarının siyasi iktidar, özellikle de Recep Tayyip Erdoğan hakkında dün söylediklerini bu gün yalayıp yutması kamuoyu karşısında dik durmalarına ve bu durumu savunmalarına engel oluyor diye düşünüyorum.

            MHP konusunda döneceğim ancak Türk siyasi hayatına yeni başlayan İyi partiyi analiz etmek istiyorum. İyi Parti MHP içindeki demokrasi yokluğundan ve bu partinin Bahçeli liderliğinde ilkelerinden uzaklaşması ve günlük siyaset anlayışındaki rahatsızlıktan doğdu.   

            İyi partinin doğmasında istemese de katkısı olan AKP'nin bu ülkede yarattığı hukuk sistemidir. Çünkü bu gün İyi Partiyi kuranlar MHP içinde parti içi demokrasi aramışlar elde ettikleri kazanımları AKP'nin kurduğu hukuk sistemi ellerinden almıştı. İşte MHP lideri Devlet Bahçelinin Erdoğan aşkı da oyuncaği (MHP) kendisine iade edildiğinde başlamıştı.

            AKP'li siyasetcilerin Türk siyasi yaşamında patavatsız tutumları, kendilerine karşı olan DYP ve Has Parti Genel Başkanlarını (Süleyman Soylu ve Numan Kurtulmuş)  hakaretlere varan sözlerini yok sayıp kadrolarına katmalarıyla merkez sağ siyasetini adeta yuttu. Merkez sağdaki yaratılan bu siyasi boşluk geçmiş yıllarda en çok AKP'nin işine yaradı. Merkez sağ seçmen büyük oranda AKP'ye oy verdi.

            İşte İyi Partinin kurulmuş olmasıyla merkez sağdaki boşluğu dolduracağını düşünüyorum. Merkez sağ seçmenin yanında MHP tabanı büyük oradan siyasi anlayışını İyi Partide bulacak. İyi Parti AKP'den çok MHP seçmeninden oy alacak. MHP'nin siyasi yaşamdan silineceği işaretlerini de son yapılan anketler ortaya koyuyor.

            İyi Parti CHP'ye merkez sağdaki boşluk nedeniyle gelmiş seçmeninde geri dönüşünü sağlayacak. CHP'den istifa edip giden İzmir Milletvekili Aytun Çıray bunun en canlı örneği. CHP'deki merkez sağın emanet oylarının İyi Partiye döneceği anlaşılıyor.

            CHP ile ilgili bir düşüncemi de yazmak isterim. CHP kongre süreçini yaşıyor. Seçim takvimine göre Ocak ayında büyük kurultay toplanacak. Kemal Kılıçdaroğlu'nun tekrar genel başkan adayı olması durumunda CHP'den İyi Partiye geçişin artacağını düşünüyorum.

            İyi Parti kadroları hata yapmadan, güven vererek yollarına devam ettikleri sürece başta MHP, AKP ve CHP'den oy alacağı kesin. Eğer bu kadrolar siyasi hata yaparlarsa başta Genel Başkan Meral Akşener'in geçmiş siyasi yaşamı özellikle de İç İşleri Bakanlığı dönemindeki siyasi hataları gündeme taşınıp eleştirilecek.

            Siyasetin bu bulanık görüntüsü gelecek günlerde daha da netleşecek. İyi Partinin kurulması bence iyi oldu diye düşünüyorum.

            MHP!

            Bence Türk siyasi yaşamındaki en ilginç parti MHP'dir! Nedenine ise şu! Bunun içinAKP iktidarın  öncesine DSP, MHP, ANAP koalisyon dönemine bakmak yeterli. Ekonomik kriz aşılmış, yeni bir sistem getirilmişken (bu ekonomik sistem büyük oranda AKP tarafından hala uyulanıyor) Devlet Bahçeli erken seçimi gündeme getirmiş ve ülke gereksiz bir seçime gitmişti. .

            Kasım 2002'de yapılan erken genel seçimde MHP dahil tüm koalisyon partileri baraj altında kalmış ve AKP'li siyaset dönemi başlamıştı. AKP bu iktidara gelme başarısını Devlet Bahçeli'ye borçludur.

            AKP'nin en çok tıkandığı bir başka dönem 7 Haziran 2015 seçimleriydi. AKP tek başına iktidar olamıyor, Bahçeli de HDP'yi bahane edip AKP'den hesap soracak bir koalisyona yanaşmıyordu. Bahçeli yine erken seçim dedi ve 1 Kasım 2015 de AKP'yi tek başına iktidara taşırken MHP 40 milletvekili kaybetti.

            Bitmedi.! "Her gün bize sövüyor, her gün yalan söylüyor. Peki kimdir bu gafil? Kendisine Cumhurbaşkanı diyen Erdoğan; be hey densiz, be hey kanun tanımaz, ahlak bilmez! Sen Cumhurbaşkanısın, sen devletin başısın! Ne geziyorsun meydanlarda? Bizimle ne uğraşıyorsun? Biz zalim Esad'a çok şükür 'kardeşim' demedik, ailecek tatile çıkmadık. Hele hele Kandil'in yolunu hiç bilmedik. Kandil'in tavizsiz havarisi, Ermeni hısmı, Türklüğün yaşayan düşmanısın!" diyen MHP Genel Başkanı Bahçeli'ydi.

            Devamında; “Erdoğan'a hırsızlık ve yolsuzluklar ve rüşvet alanlara hesap sormazsam, AKP'yi yüce divana göndermezsem şerefsiz ve namussuzum” diyen de Bahçeli'ydi.

             2015 genel seçimlerinde miting meydanlarından AKP ve Erdoğan için söylediği ağır sözler hafızalardadır. Örneğin AKP'nin ve Erdoğan'nın Başkanlık isteğine; “Başkanlık federasyon demektir ve bu da Türkiye'yi bölünmeye götürecektir. 17/25 Aralık yolsuzluk dosyalarının bir daha açılmamak üzere kapatılması, bu rüşvet, hırsızlık ve yolsuzluk çarkının döndürülmesi, Tayyip Erdoğan'ın bütün yetkileri elinde toplayıp diktatörlüğünü ilan etmesine bağlıdır. Yeni anayasada başkanlık sistemine geçilmesi bunun için istenmektedir” diyende yine Bahçeli'dir.

            Bunları söyleyen Bahçeli bir süre sonra grup toplantısında AKP'ye son kıyağını yaptı. MHP grup toplantısında durup dururken “fiili durumu hukuki duruma çevirmemiz” gerekir diyerek başkanlık sistemi için referandumun yolunu açtı. Referandum da ise karşı olduğu yerden yere vurduğu Başkanlık sistemi için “MHP evet diyecek” demişti.

            MHP'de yaprak dökümü de böylece başladı. Genel Merkeze ve Bahçeli'ye göbekten bağlı kişiler dışındaki aklı başında düşünen MHP'liler partiden ayrılmaya devam ediyor. 

            İyi Parti kurulduktan sonra yapılan anketlerde MHP'nin baraj altında kaldığını gören Bahçeli bu kez indirilmesine karşı olduğu seçim barajını gündeme getirerek, “partiler çeşitli ittifaklarla barajı aşıyor, barajı indirmemiz de hiç bir sakınca yoktur” derken de hiç utanmamıştı.

            Şimdi ise bunca ağır hakeretler ettiği AKP ve Erdoğan'dan özür dahi dilemediği gibi Erdoğan'nın da kendisine yönelttiği suçlamaları ve hakaretleri yok sayarak AKP ve Erdoğan ile itifaktan, seçim işbirliğinden bahsediyor. Her iki parti kurmayları şimdi bu ittifak için çözüm yolları arayışı içindeler.

            Bir konunun altını özenle çizmek isterim! Bunca ağır eleştiri ve sözler söyledikten sonra hiç bir şey söylenilmemiş gibi  AKP ile ittifakı düşünmek bu süreçte Erdoğan'ın MHP'lilere  ve Bahçeli'ye yönettiği ağır sözlerinin sineye çekilmesi, hatta kabul edilmesi anlamına gelmiyor mu?

            Genel Başkan Devlet Bahçeli MHP içine gimiş canlı bomba gibi görevini yapıyor.  Bu nedenle  Bahçeli'nun tutumu nedeniyle yerel örgütlerinden istifalar sürüyor. Geçtiğimiz günlerde Kariyer tv'de Umut Şekerci'nin proğramına katılan MHP Zonguldak İl Başkanı Hamdi Ayan'ın proğramın son dakikalarında  “siyaseti bırakıyorum” açıklamasının altında Bahçeli'nin bu siyasi dönekliği olduğunu düşünüyorum.

            MHP'lilerin  çıkış yolu olarak gördükleri tek savunmaları “ülke terör örgütleri (PKK ve FETÖ) tarafında  bölünme tehlikesiyle karşı karşıya, ülkenin bekası için AKP'nin yanında olmak zorundayız” gibi kendilerininde inanmadığı bir savı öne sürüyorlar. Oysa; ülkenin bölünme gibi bir tehlikesi varsa bunun sorumlusu 15 yıldır ülkeyi yöneten AKP'dir. Ülkeyi bölünme durumuna getirmiş bir partiyle işbirliği ayı ile yatağa girmeye benzer. Ayrıca MHP'lilerin bu düşüncesi ise son yapılan anketler sonrasında ülkenin bekası değil kendi bekalarını düşünmelerinden kaynaklandığı çok açık.

             Bahçeli ve yandaşları AKP'ye yandaş olup MHP'yi ülkenin siyasi çöplüğüne göndermek üzereler.

 

            TURGUT GÜVEN

           Yayın Tarihi:20.11.2017