CHP Kilimli ilçe kongresi Pazar günü yapıldı!

            İki yıl önce ne yapılmışsa aynı şeyler tekrarlandı, eski başkan ve yönetim kurulu sözüm ona güven tazeledi. Aslında güven tazeledi cümlesinin ne kadar geçerli olduğuna bu yazıyı okuyunca siz karar vereceksiniz.

            Darılmaca gücenmece yok, yaşanan gerçekleri her zaman her yerde yüreklice söyleyeceğiz ve yazacağız. Konuşursam, yanlışı söylersem, itiraz edersem, gücenir veya partiye zarar verir anlayışı ile susulmasının Kilimli CHP örgütünün getirildiği yer; çıkmaz sokaktır. 

            Önce CHP Kilimli örgütünün geçmişte Zonguldak siyasetindeki yerini kısaca anlatmak isterim.

            Kilimli CHP örgütleri uzun yıllar Zonguldak siyasetinin öncülüğünü yapmış, yönlendirmiş, ağırlığını hissettirmiştir. Bu nedenle Kilimli de siyaset yapan bir çok insan ilçe ve il başkanlıkları yapmış, her dönem yönetim kurullarında etkin görevler almıştır.

            Son on yılda özellikle “Hanımefendi”  başkanlık yaptığı dönemlerde Kilimli CHP örgütü bu özelliğini kaybettiği gibi Zonguldak siyasetinde görev paylaşımlarının yapıldığı pazarlık masalarında bile yeri kalmamıştır.

            Gelelim bu güne!

            Hanımefendi on yıldır CHP Kilimli örgütüne başkanlık yaptığını sanmaktadır. Allah aşkına bu süre içinde bir tane projesi var mı? Parti üyesi bile ilçe binasına gitmekten kaçınıyor. Partiye giden üye yaşanan kavgalara şahit oluyor. Sorunlar çözülmesi yerine erteleniyor, ertelenen sorunlara yenileri ekleniyor.

            Kadın kolları düzmece senaryolarla istifa ettirildi. Hanımefendi ve yönetiminin ürettikleri yalanlar CHP genel merkezine kabul edilmedi. Bu durumu onur meselesi yapan ilçe kadın kolu başkanı istifa etti. Gerekçelerinin sahte olduğu söylenen ilçe yöneticileri istifa etmedi. Bu davranışın siyasette ki adı onursuzluktur.

            Bakınız Mayıs-Kasım ayları arasında Kilimlideydim. Defalarca (en az 40 defa) Çatalağzı ve Muslu beldelerine gittim. Bu beldelere her gittiğimde kapalıydı. Gelik Beldesi ise ilçe yönetimi ile mahkemelik. Beldelerin durumu bu! Bu belde başkanlıkları kime bağlı! Hanımefendinin başarısı işte budur.

            Hanımefendi ve yönetiminin en büyük başarılarından biri her iki kongrede divan başkanı yaptıkları Belediye Başkanı Ali Aslankılıç'a teslim olmalarıdır. Önce şunu sorayım Ali Aslankılıç parti tüzüğünü okumuş mudur? Çünkü; okumadığını divan başkanı olarak yaptığı hatalardan anlıyorum.

            Kilimli belediyesinin 30 Kasım 2014 tarihinden bu güne hiç bir iş yapmaması, belediye başkanının örgütü dikkate almaması, işine gelmeyen belediye meclis üyelerini dışlaması, Kilimli mahallelerinde yapılmayan işlerin ilçe kongresinde konuşulması gerekmiyormuydu? Bunların hiç biri ne yazık ki konuşulmadı. Sağda solda konuşurken mangal devirenler kongreye gelince suspus oluyor. Demek ki özellikle Hanımefendi ve Ali Aslankılıç hakkında sağda solda atıp tutanların bildiği gerçekleri yüzlerine söyleme cesareti yok.

            Bir çırpıda aklıma gelen olumsuzlukların bazılarını yukarıya taşıdım. Pazar günü yaşanan kongreye masa başında yazılarak seçildiğini zanneden delegelerle gidildi. Bu şekilde delege seçmek parti tüzük ve yönetmeliğine aykırıdır. Bu ilçe başkan ve yönetimi benim için seçilmiş değil  atanmıştır, bir anlamda meşru değildir. 

            Kongreler örgütlerin hesap verdiği ve sorulduğu demokratik tartışma ortamlarıdır. İlçe Başkan ve yönetimleri yaptıkları veya yapamadıklarının sebeplerini anlatır, bir anlamda üyesine bilgi verir. Siz Kilimli İlçe Kongresinde böyle bir şeye tanık oldunuz mu? Hanımefendinin kürsüye çıkıp kadın kollarının neden istifa ettiği konusunda bilgi verdiğini duydunuz mu? Ya geçmişte yaşanan diğer olumsuzlukları, sebeplerini ve nasıl çözüldüğünü! Ya tekrar seçildiğinde yapmayı düşündüklerini anlattı mı? Belediyeler arasında dayanışmayı ve koordineyi nasıl sağlayacağını duydunuz mu? On yıldır örgüt başkanlığı yapan biri bu konularda üyelere bilgi vermesi gerektiğini nasıl bilmez. Bilir de işine gelmez.                 

            Kilimli ilçe yönetiminde değişen bir şey yok. Aynı kafada her olumsuzluğu çözmek yerine üzerini örtmek düşüncesindeki kişilerden oluşturulmuş bir yönetim kurulu oluşturulmuş. Bari yönetim kurulunu ve il delegeliğini çarşaf listeyle yapma cesaretini gösterseydiniz de üye gereğini yapsaydı.Bakın bakalım hazırladığınız listeden kimler seçiliyordu.

            Bir diğer yanlış ise il delegelerinin seçiminde yaşandı. Kendileri yönetime girerken eşlerini de il delegesi yapmayı ihmal etmemişler. “Eşimi il delegesi yaparsam diğer üyelere haksızlık yapmış olurum, ayıpta olur” diye dahi düşünmemişler.

            Tüm bu olumsuzlukların baş sorumlusu hanımefendi tekrar ilçe başkanlığına aday yapıldı. Oysa aynı hanımefendi bir önceki kongrede “bir de seçimle gelmek istiyorum” iki ay önce de etrafındakilere “aday olmayı düşünmüyorum” demişti.

            Oysa bu kongrede adı ve amplemi Ali Aslankılıç'a kiraya verilen partiyi yeni bir ilçe başkan ve yönetimi ile geri almak gerekiyordu.

            Bunu kim yapacaktı! Tabiki partinin üyeleri.       

            Ancak ne yazık ki parti üyeleri mevcut ilçe başkan ve yönetiminden memnun olmadığı halde hiç bir çalışma içine de girmek istemediler. Parti üyelerinin üzerine ölü toprağı serpilmiş gibi.

            Parti üyesi delege seçimlerinin tüzüğe ve yönetmeliğe uygun yapılmasından çok, karşı oldukları yönetim listesinden delege yazılmak için çaba harcadı. Karşı olduğun kişilerin hazırladığı listesinden delege olmaya çalışmak nasıl bir anlayıştır ben bunu izah edemiyorum.

            Kilimli İlçe de üç CHP'li belediye var. Bu belediyelerden şu an itibari ile halk rahatsız ve kendilerini başarılı bulmuyor. Çatalağzı ve Muslu belediyelerinde yaşanan termik santraller konusunun en iyi anlatılacağı yer ilçe kongresiydi. Ancak her iki başkanın böyle bir derdi yok.

 

            CHP Milletvekili Şerafettin Turpçu Eren Enerjiden işten çıkarılan işçilere destek olmak için santral kapısına gidiyor, Çatalağzı ve Muslu Belediye Başkanları yanında değil. Her iki belediye başkanı bu durumu işten çıkarılan işçilere neden destek olmadıklarını bu kongrede anlatmalıydı.

            Kilimli Belediyesi ise başka bir sorun.! Bakınız Ali Aslankılıç'a ön seçimde oy veren parti üyelerinin en az %80'ni şu an kendisine karşı ancak sessizler. Arkadan konuşma gırla gidiyor. Bu sorun ilçe kongresinde gündeme getirilip karşılıklı konuşulmalıydı. Belediye Başkanı divan başkanlığı yapacağına belediyenin durumunu üyelere anlatsaydı. Parti üyeleri ne yapıp neleri neden yapamadığını en yetkili ağızdan öğrenselerdi.

            Tüm bunları planlayacak ve kongre gündemini oluşturacak olan kim? CHP Kilimli İlçe Başkanı hanımefendi. Ancak hanımefendi de bunları düşünecek kafa ve yapacak yöneticileri ben göremiyorum.

            Tüm bunlar konuşulmadığı gibi, üyelere bilgi verilmediği, parti küçük bir zümrenin elinde olduğu, parti içi seçimler tüzüğe ve yönetmeliğe uygun seçim yapılmayarak birleştirmek yerine bölünme yaşanmasının faturası günü geldiğinde ödenecektir, göreceksiniz.

            O gün ise çok uzak değil; Kilimli, Çatalağzı ve Muslu belediyeleri kaybedildiğinde şapka düşecek ve kel görülecektir. Ancak kaybeden bu olumsuzlukları yaratanlar değil, CHP olacaktır.

 

            TURGUT GÜVEN

           Yayın Tarihi:04.12.2017