Anlaşılır gibi değil!

                Siyasette ilkeli tutarlı olmak, yazılı kurallara, işleyişi takip edip uymak güven duyulması açısından oldukça önemlidir. Tüm bunları elinizin tersi ile iterseniz, adamına göre uygulama yaparsanız karmaşa yaşanmasına en önemlisi ise güven kaybına uğrarsınız. Sonrasında ise sözünüze güven duyulmaz, yüzünüze söylenmese de siyasi arenada sizi adam yerine koyan olmaz.

                Eğer bu belirsizlik Zonguldak gibi küçük bir yerde yaşanıyorsa üretilen dedi-kodunun önüne geçmeniz mümkün değildir.

                Her gün önünüze bir aday sürülür, ertesi gün bir başkasının adını duyarsınız. Bu işleyişten en çok rahatsız olan ise CHP üyesi ve seçmenidir. Çünkü bu kesim kişisel çıkar hesabı yapmaz, onlar için varsa yoksa partilerinin başarısıdır. Bu nedenle aday belirleme sürecinde en çok rahatsız olan bu kesimdir. Bu sürecin uzunluğundan ve dedikodusundan bıkmış durumda olduklarını da belirtmiş olayım.

                CHP’de belediye başkanlığı için başvuru süresi 01-19 Ekim tarihleri olarak belirlendi. Bu süre daha sonra 26 Ekim tarihine uzatıldı. Açıklanan bu süre içinde aday adayları başvurularını yaptı ve çalışmalara başladı.

                Uygulamalara ve yerel siyasetçilerin açıklamalarına baktığınız da seçim takviminin hiçbir öneminin olmadığı anlaşılıyor. Uyulmayacak ve hiçbir önemi yoksa CHP genel merkezi seçim takvimi neden yayınlar..

Beğenseniz de beğenmeseniz de (ben hiç beğenmeyenlerdenim) Zonguldak’ta CHP Genel Başkanını ne yazık ki Hakkı Güney temsil ediyor.  

                Önce şunu belirteyim; milletvekilleri, il, ilce başkan ve yönetimleri aday adayları arasında eşit koşullarda yarışmaları için ortam hazırlarlar. Saydığım bu kişilerin asla taraf olmamaları gerekir. Taraf olduklarında parti içi barış, birlik beraberlik anlayışını bozar ve partiye zarar verirler. Geçmişte örneklerini bu şehirde yaşadık, ancak ders alan olmadı.

                İl başkanı sıfatını taşıyan bu şahıs aday adayları arasında değil, dışında resmen taraf olmuş durumda.  Ankara’da ve Zonguldak’ta kimler için kulis çalışmaları yaptığı biliniyor. Oysa siyasi tutumu ve geçmişiyle, desteklediği adaya en fazla zararı veren de kendisi. Ben aday olsam ve beni desteklemiş olsa inanın tepki gösteririm.

                Bu hazret son yaptığı açıklamada “Zonguldak Belediye başkanlığı için üç resmi başvuru olduğunu, bunun yanında Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun masasında Muharrem Akdemir, Harun Akın ve Ali Uzun dosyaları olduğunu” açıkladı. Bu açıklamayı duyan da hazretin Kılıçdaroğlu’nun masasının yanında görev yapıyor zanneder. Belli ki göbekten sallıyor, palavra atıyor.

                Bir il başkanı resmi başvuru yapanların dışında başka aday adayları da var dememelidir.  Eğer yaparsa yazının giriş bölümünde belirttiğim güvensizlik oluşur, parti de parti olmaktan çıkar.

                CHP’nin böyle bir gündemi yok. Ancak Muharrem Akdemir’in Harun Akın’ın adının geçmesini bir yönü ile anlarım, çünkü CHP’de bir geçmişleri var. Peki, Ali Uzun nereden çıktı. Uzun CHP’nin üyesi mi, ömründe beş dakika solcu olmuş mu? Adaylık başvurusu var mı?

Bu davranışın adına su kurnazlığı denir. Su kurnazı belli ki CHP seçmenini diğer isimlerden birine razı etmek için uğraşıyor ki bu doğru bir yol değildir. İl başkanı sıfatı taşıyan biri bu gibi ayak oyunlarını yapmamalı ve alette olmamalıdır.

                Tabi hazret, il başkanlığını kayyuma teslim etme başarısı göstermiş bir ağabeyinden siyaseti öğrendiği için dedi-kodu dışında bir şey üretemiyor. Sözünü ettiğim ağabeyinin de CHP’ye nasıl “adamcıklar” kazandırdığını bir önceki yerel seçimlerde gördük. Hepsi siyasi deha mübarek.

Bu gün ise CHP merkez ilçede ise akıllara durgunluk veren bir adaylık başvurusu yapıldı.

Karaman Belediyesinin eski Belediye Başkanı Mustafa Kalaycı, CHP’den belediye başkan aday adaylığı başvurusunda bulundu.

CHP’de aday adaylığı başvuru süresi hangi tarihte sondu! 26 Ekim 2018. Bugün 27 Aralık 2018.. Kalaycı herhalde bu yerel seçimde kendisine parti bulamadı.

Mustafa Kalaycı kim?

2009 yılında yapılan yerel seçimde Karaman da AKP’den belediye başkanı seçilmiş, 2014 yerel seçimlerinde AKP’den aday gösterilmeyince MHP’ye geçip seçimi kazanmış.  Karaman’da Belediye Başkanlığı görevi sürdürürken FETÖ soruşturması geçirerek tutuklanarak cezaevine gönderilmiş, sonra serbest kalmış ve görevine iade edilmemiş. Belediyeyi şu an kayyum yönetiyor.    

Kalaycı’nın siyasi grafiğine baktığınızda her telden çalan, ideolojisi olamaya bir siyasetçi olduğu ortada. Siyasi bir dönek.  

Peki, bu adaylık başvurusunu kabul eden Merkez İlçe Başkanı Fikret Zaman’a ne demek lazım! Yaşamı siyasi zikzaklarla geçmiş bu şahsa nasıl güveniyor. Karaman’da seçimi bu şahısla kazanırsa CHP’de kalacağının bir garantisi var mı?

Seçimi kazanmak için her önüne gelen aday gösterilir mi? Partinin dünya görüşünün hiçbir önemi yok mu?

Kilimli bunun için en güzel örnek. Sağdan transfer Ali Efendi ile CHP seçim kazandı. Ali Efendinin CHP’ye bir faydası oldu mu? Parti ile birlikte çalıştı mı?

İşin özü şu CHP sağdan devşirme, ideolojisi belli olmayan siyasetçilerin çöplüğü olmamalıdır. Üzülerek yazıyorum çöplüğe çevirenler ise ne yazık ki CHP’de yönetim kademesinde bulunlar.

Adaylık başvurusu açıklamasında Kalaycı ve Zaman “Nisan 1” vurgusu yaptılar. CHP Genel Merkezi Kalaycı gibi birinin adaylık başvurusunu kabul ettiğinde zaten Nisan 1 yapmış olur. Ancak kendi üyesi ve seçmenine.

 

TURGUT GÜVEN

Yayın Tarihi:28.12.2018