Sözcü Gazetesinde çıkan habere göre: Zonguldak Ereğli Belediyesi tarafından düzenlenen 21. Uluslararası Sevgi, Barış, Dostluk Kültür ve Sanat Festivali başladı. 5 Temmuz - 7 Temmuz arasında düzenlenecek festival için çok sayıda yerli ve yabancı turist Ereğli'ye geldi. Yaklaşık 3 gün sürecek festivalin gündüz programlarında kültür, sanat ve spor, akşam bölümlerinde konserler yer alacak. Festivalin sabah saatlerinde startını veren Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık'la festivale ve gündeme ilişkin konuştuk. 1994 yılında ilk kez Belediye Başkanlığına seçildikten sonra 1999,2004, 2009 yıllarında da Belediye Başkanlığı yapan Halil Posbıyık, 2014 seçimlerinde 422 oy farkıyla AKP adayı Hüseyin Uysal’a karşı kaybetmişti. 31 Mart 2019 seçimlerinde yüzde 52.52 oy oranıyla belediye başkanlığına yeniden seçilen Posbıyık, festivale ilişkin açıklamalarda bulundu. Posbıyık, festivalin bir kentin ruhu ve şehrin tanıtılmasında önemli olduğunu vurgulayarak, “Festivallere yurt içinden ve yurt dışından milyonlarca insan geliyor. 118 bin nüfusu olan bir ilçeye gelenler şaşkına dönüyor. İskenderun’dan Karadeniz’den, Azerbaycan’dan, Tekirdağ’dan insanlar geliyor. Ereğli’nin tarihsel ve kültürel açıdan birçok nitelikleri var. Kültüre ve sanata çok önem veriyoruz. Yurtdışından sanatçılar, ressamlar, folklor grupları geliyor. Özellikle bu günlerde Türkiye’nin ekonomik yönden sıkıntılı olduğu bir dönemde Ereğli’ye gelenler bütün sıkıntılarından uzak bir vaziyette bir rahatlık içinde oluyor. Bizim de görevimiz bu. Buraya gelen insanlar, hiçbir şey yapmasa bile bir çay içiyor, çorba içiyor ve para bırakıyor bu kente. Halk bunun farkına vardı ve bize maddi, manevi yönden destek veriyor. Bu yılda toplam 1 milyona yakın vatandaşımızın geleceğini düşünüyoruz” diye konuştu. “FESTİVAL, BELEDİYE BÜTÇESİNDEN DEĞİL, BAĞIŞLARLA YAPILIYOR” Festivalin bütçesine yönelik de açıklık getirmek isteyen Posbıyık, festivali belediye bütçesinden yapmadıklarını söyledi. Festivali bağışlarla yaptıklarını ifade eden Posbıyık, “Her sanatçıyı bir iş insanları getiriyor. Şu anda festival bütçesi karşılandığı gibi bir daha ki sene için para bile kaldı. 21 sene dile kolay, bizim belediyenin festivali değil bu. Halkın festivali. Özel bir bankada hesabımız var. Bu bankada bağışlar yatırıldı. Buradan karşılandı. Şuan oturduğumuz kafe bile 25 bin TL para bağış yaptı. Çünkü onların inanılmaz derece de girdileri oluyor.” şeklinde konuştu. “BELEDİYEYE BORÇ BIRAKMAK BİR YANA 7 TRİLYON NAKİT BIRAKTIM, ŞİMDİ 60 TRİLYON BORÇ VAR” Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık, 20 sene üst üste başkanlık yaptığını hatırlatarak, belediyenin borçlarına ilişkin de konuştu. Ereğli’nin Türkiye’nin nüfusuna göre kendi çapında en zengin belediyelerinden biri olduğunu söyleyen Posbıyık, “2014 yılında AKP’li Belediye Başkanı Hüseyin Uysal’a görevi devretmeden önce hiçbir yere borcu yoktu. Piyasaya, işçilerine en yüksek zammı veren ve zamanında ödeme yapan ender belediyelerden bir tanesiydik. 2014 yılında bırakırken de hiçbir borç bırakmadığım gibi belediyenin kasasında 7 trilyona yakın nakit para bırakmıştım.Şimdi tekrar geldiğimde ise sadece 60 trilyon civarında bir borçla karşılaşmadım aynı zamanda sistem tamamen çökmüş durumda. Kurumsal bir belediye yapmıştım burayı. Ama maalesef belediyenin sistemini tamamen bozmuşlar. Belediye de çok büyük hırsızlıklar yapılmış diyebilirim. Manevi yönden de çökertilmiş diyebilirim. 400 tane fazla personel çalışıyor. Hep akraba, amca oğlu, teyze oğlu… Bankamatik çalışanları da vardı. Bunları halletmeye çalışıyorum. Büyük bir sıkıntı içerisindeyiz. Benden önceki dönemde en önemli konularımızdan bir tanesi de Demir-Çelik fabrikalarından elektrik tüketim vergisi alırdık. Ayda 600 milyar civarında nakit para girerdi kasamıza. Ara verdiğimiz dönemde dava açmışlar ve dolayısıyla şuan da 600 milyarlık bir para şu anda kasaya girmiyor. Bunun tekrar iade edilmesi için gayret gösteriyoruz.” ifadelerini kullandı. “GÖREVE GERİ DÖNDÜM ÇÜNKÜ VEFA BORCUM VARDI” 2009’dan bu yana Zonguldak Belediyesi’nin CHP’nin aldığını ancak şimdi AKP’ye geçtiğini ve uyum sürecinde bir sıkıntı olup olmayacağını da konuştuğumuz Posbıyık, AK Partililerle ve MHP’liler iyi geçindiklerini kaydetti. Posbıyık, “Kentin kalkınması için uğraşıyoruz. Ben, başkan olduktan sonra CHP’nin belediye başkanı değil, Ereğli halkının başkanıyım. Belediyecilikle de tecrübeliyim. Belediye konusu 1971 yılında Fen İşleri Müdürü olmamla başladı. Belediyecilik, siyaset değildir. Benim için AK Parti, MHP, CHP fark etmez. Bütün insanlar, benim vatandaşımdır. Onlarla beraber olmaktan, hizmet etmekten büyük gurur duyuyorum. Bana sadece CHP’li oy vermedi. AK Parti ve MHP’liler de oy verdi. Çünkü layıkıyla bu işi yapabileceğimi 5 yıl içinde daha iyi anladılar. Bu dönemde ben belediye başkanı olmayabilirdim. Benim artık torunlarımı sevmem lazımdı ancak Ereğli Belediyesi çok kötüye gittiği için vatandaşlardan çok büyük baskı aldım. Özellikle AK Partililer ve MHP’lilerden. ‘Elimiz kolumuz kırılsaydı, Ereğli Belediyesi batıyor, ne olur göreve geri dön’ dediler. 4 dönem üst üste beni seçen bu halka vefa borcum vardı. O şekilde tekrar aday oldum. Siyaseten şunu olayım, bunu olayım diye merakım yok. Ben sadece Ereğli halkına ne kadar hizmet edebilirim, batmış bir belediyeyi tekrar nasıl ayağa kaldırabilirim onun gayesi içindeyim.” dedi. “HÜSEYİN UYSAL BENİM GÖZÜMDE MEŞRU BİR BAŞKAN DEĞİLDİ” 2014 seçimlerinde 422 oy farkıyla kaybeden Posbıyık, 2014 seçimlerinin elinden alındığını, çalındığını söyledi. İl ve ilçe seçim kuruluna hatta AYM bile başvurduğunu aktaran Posbıyık, “Çünkü çok haklıydım. Oylar resmen çalınmıştı. Ve belediyeyi de teslim etmedim belediye başkanına çünkü benim gözümde belediye başkanı değildi. Ben de devralmaya geldiğimde kendisinden devralmadım. ‘Özür dilerim, benim gözümde siz meşru değilsiniz. Sizden devralmam’ dedim. O gittikten sonra belediyeye girdim. Oyların çalındığını ben değil, bütün halk hatta Türkiye biliyor.” şeklinde konuştu. “BENİM İÇİN PARTİSİ DEĞİL ADAM OLMASI ÖNEMLİ” Bazı medya kuruluşlarında ‘Ereğli Belediyesi’nde işçi kıyımı yapılıyor’ iddialarını da konuştuğumuz Posbıyık, şu ana kadar 7-8 kişi çıkarıldığını kaydederek “Belediyenin şu anda yüzde 80’i AK Partili ve MHP’li. Ayrılan belediye başkanının amca oğlu, teyze oğlu, hala oğlu vs alınmış. Ama beni partisi hiç ilgilendirmiyor. Son işçi çıkarttığımda bir tanesi CHP’liydi. Benim için parti önemli değil. Adam olması önemli. Biz, Ereğli halkından aldığımızı vergilerle işçilerin ve memurların maaşını ödüyoruz. Ben de maaşımı vergilerden alıyorum. Burada çalışan insanlar, siyaset yapıp sosyal medyada belli noktalara mesajlar gönderipte işini aksatmaya kimsenin hakkı yok. Yarın da diğer gün de 8 saatlik mesainin hakkını vermeyen maaşının karşılığını vermeyen insanları atmaya devam edeceğim. Çalışan, emeğinin karşılığını veren kişiler hangi partiden olursa olsun başımın üstünde yeri var. “OYAK YÖNETİCİLERİ BUNLARI DUYSUN” 118 bin civarında nüfusu bulunan Ereğli’nin en büyük sorunu ve çözümüne de sorduğumuz Posbıyık, Ereğli’nin Türkiye’nin en zengin bölgelerinden birisiydi. Ereğli’nin esas ana teması Demir-Çelik fabrikaları. Çok sayıda işçi çalıştırıyor ve dünyaya Türkiye’nin üretimini yapıyor. Onun büyümesi ve gelişmesi için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Ancak özelleştirme olduktan sonra OYAK’ın eline geçtikten sonra sosyal projelerin hiçbirisini yapmıyor. Ereğli halkına tepeden bakıyor. OMSAN diye bir şirket kurdu. Şoförlerin elinden nakliye işini aldı. İsyan etmek üzereler. İşsizlik Ereğli’de arttı. Demir-Çelik Fabrikaları, OYAK’ın eline geçtikten sonra Ereğli sanayisini, Ereğli halkını adeta boğuyor. Şimdi belediyeyi de boğmaya başladı. Bahsettiğim elektrik tüketim vergilerinin kesilmesiyle… Şimdi de burayı endüstriyel bölge yapmaya çalışıyor. Yılda 7 trliyon olan emlak vergisini de ödememeye çalışıyor. Onu da başarırsa ki siyasal gücü çok güçlü. Belediyenin anahtarını OYAK yöneticilerine vereceğiz. ‘Gelin siz yönetin’ diyeceğiz. O noktadayız. Kırgınız, küskünüz. OYAK yöneticileri bunları duysunlar. İşçi-işveren barajı çok önemlidir ama işveren halk barajı daha da önemlidir. Bu bozulmaya başladı. İyice köşeye sıkıştırdılar. Ne yapacağımızı şaşırıyoruz.” diye yanıt verdi. “İSTANBUL SEÇİMLERİ KİBİR VE HOŞGÖRÜNÜN SEÇİMİYDİ, HOŞGÖRÜ KAZANDI” 21.Uluslararası Sevgi, Barış, Dostluk Kültür ve Sanat Festivali’nde Posbıyık’ın Ereğli’lere bir de sürprizi olacak. Festivale İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da katılacak. İmamoğlu’nun “Halil Ağabey’i” olduğunu dile getiren Posbıyık, “Kendisi sevgiden, dostluktan ve barıştan yana bir insan ve benim geçmişten beri tanıdığım biri. Türkiye’nin bir değişime ihtiyacı vardı, halk bunalmıştı ve onun kazanması lazımdı. Bana göre İstanbul seçimleri kibir ve hoşgörünün seçimiydi. Hoşgörü kazandı. Ekrem İmamoğlu, Türkiye’de çok önemli bir değişim yarattı. Henüz İBB değilken afişlerini yaptırdım ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı diye yazdım. Davetiyelerde Ekrem İmamoğlu’na ‘Sevhi, Barış ve Dostluk’ ödülü verilecek diye yazdım. Sevgi, barış ve dostluk temasını işlediği için. Bunu Türkiye’nin her yerine yolladım kendisi seçilmeden. Bu bir öngörüydü ve risk almaktı. Çok tehditler aldım. Hatta resmi makamlar tarafından afişler toplatıldı. Sorgulandım ama asla vazgeçmedim. Program da pazar günü saat 22.00’da sahneye çıkıp ödülünü alacaktı. Ancak iki gün önce bana telefon etti. ‘Halil ağabey, pazar akşamı geleceğim ama karanlıkta halka hitap edip döneceğim. Ben gündüz gelip halkla temas kurmak istiyorum. Cumartesi günü 16.00’da geleyim’ dedi. Biz de ‘Başımızla beraber’ dedik. Bizim için çok önemli. Ekrem İmamoğlu’nu ülkem ve İstanbul için çok önemsiyorum. Türkiye’de bir değişimi gerçekleştireceğine yürekten inanıyorum” ifadelerini kullandı. Kaynak: Sözcü