O zaman için öncelikle yarası sarılması gereken yer Gölcük'tü. Ama yönetimi yitirdiler. Bugünkü yönetim geldi. Deprem vergileri nerede diye sorguladım. O günkü başbakan bugünkü Cumhurbaşkanı ‘Biz onlarla duble yol yaptık’ dedi. Evet duble yollar yapıldı ama şu anda millet göçüntü altında” dedi.

 

Deprem bilimci, jeofizik yüksek mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, Deprem Fonu'nda bugüne kadar 37 milyar dolar toplandığının söylediğini belirterek, “Deprem vergisini Bülent Ecevit 2 yıl için koymuştu. O zaman için öncelikle yarası sarılması gereken yer Gölcük'tü. Ama yönetimi yitirdiler. Bugünkü yönetim geldi. Deprem vergileri nerede diye sorguladım. O günkü başbakan bugünkü Cumhurbaşkanı ‘Biz onlarla duble yol yaptık’ dedi. Evet duble yollar yapıldı ama şu anda millet göçüntü altında” dedi.

 

Kahramanmaraş merkezli 10 şehirde yıkıma neden olan 7,7 ve 7.6’lık depremler için “Bu dünya çapında bir afet. Yani dünya böyle bir afeti çok az gördü” değerlendirmesi yapan Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, tahminlerinin 200 bine yakın kişinin göçük altında kaldığı yönünde olduğunu belirtti. Aslında iyi bir Deprem yönetmeliği bulunduğunu belirten Ercan, "Bu yönetmeliğe uysalardı göçmeyecek yapıları yaparlardı. İşin kötü tarafı yeni yapılan yapılar da göçtü" dedi.

 

Türkiye'nin yaşadığı büyük depremlerden gerekli dersleri alıp almadığı ve kayıpları azaltmak için bugüne kadar neler yapıldığı ve bundan sonra nelerin yapılması gerektiğine ilişkin görüşlerini ANKA Haber Ajansı’na anlatan Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, şu değerlendirmeleri yaptı:


“HER ŞEY SİYASİ ERKEĞE BAĞLI: Biz jeofizik mühendisleri Türkiye'de nerelerde hangi aralıklarla aşağı yukarı hangi büyüklükte deprem olacağını biliriz. 2001 yılında Türkiye ve İstanbul'da "Depreme Çağrı" diye bir kitap yazdım. Orada Türkiye'de deprem olacak, öncelikli deprem beklenen 33 yeri saydım. Bunların içinde Van, Isparta, Sisam, Midilli ve Kahramanmaraş, Adana ve Ceyhan da var. Henüz depremini beklemekte olan yerler de var. Bunları siyasileri de yolluyoruz tabii. Yani ‘böyle bir kitap var. Alın okuyun’ diye. Bilim insanın ve herkesin bir yaşam anlayışı tutumu vardır. Ama depremin siyaseti, sağcısı, solcusu, dincisi, dinsizi olmaz. Biz daima bilgi veririz. Bizim görevimiz bu. Dolayısıyla her şey siyasi erke bağlı. Bilgi üretme üniversitenin görevi ama biz eylem yapamayız. Eylemi yürütme yapar. Yürütme Türkiye Cumhuriyeti Meclisi'dir. Neler yapılacağının emrini onlar verir.

 

EMİN ŞİRİN DEPREM FONUNDA 37 MİLYAR DOLAR TOPLANDIĞINI SÖYLEDİ: Deprem için alınacak önlemler için yasa ve yönetmelikleri çıkardığınızda bunu eyleme sokarken para gerekiyor. Finansal bir kaynak olmalı. Bunun ilk ayırdına varan benim. Bu yaşımda görmüş olduğum Cumhuriyet'in en başarılı Hükümet Başkanı olan sayın Ecevit oldu. 1999 depremi onun Devlet Bahçeli'yle koalisyon yaptığı bir döneme denk geldi. O dönemde baktı ki Türkiye'de sürekli depremler oluyor ve bunlarla baş etmek çok zor. O zaman dedi ki ‘Bir Deprem Fonu oluşturalım. İnsanlar içtiği sigaradan, gazozdan, gittiği sinemadan çok ufak bir pay koysunlar.’ Geçen gün ben (eski siyasetçi) Emin Şirin ile birlikteydim. Dedi ki ‘Hocam bugüne kadar oradan toplanan para 37 milyar dolar.’