CHP'de delege seçimleri tüm ilçelerde 24 Ağustos tarihinde başlayacak. Delege seçimleri parti içi demokrasinin ilk basamağıdır ve CHP'de oldukça önemlidir. Parti içi demokrasiyi zedelememek ve parti üyelerinin seçme ve seçilme haklarını özgürce kullanmalarını sağlamak ilçe başkan ve yönetimlerinin görevidir.
Ancak, CHP'de bile yıllardır delege seçimleri parti tüzük ve yönetmeliğinde yazıldığı şekilde ne yazık ki yapılamıyor. Örneğin geçtiğimiz dönem (2015) delege seçimleri özellikle merkez ilçe tarihine kara bir leke olarak yazıldı. Çünkü delege seçimleri küçük bir mekanda, gelmeyen üyelerin yerine sahte oy kullanılarak ve sandık kurulu oluşturulmadan yapıldı. Bu şekilde yapılmış delege seçimlerinden sonra oluşturulan merkez ilçe ve il yönetimleri bence meşru değildir. Hatta kurultay delegelelikleri bile tartışmalıdır.
Delege seçimlerine şaibe düşer, üyenin seçme ve seçilme hakkı elinden alınırsa parti içinde tartışmalar bitmez. CHP içinde iç tartışmaların ve yaşanan kısır döngünün asıl sebeplerinden biride ne yazık ki tüzük ve yönetmeliğe uygun yapılmayan delege seçimleridir.
Bu durumda yapılması gereken ilk iş “güvenli seçim ortamını oluşturmaktır”. Üye iradesinin delege seçimlerinde etkin olması, üyenin seçme ve seçilme hakkını özgür biçimde kullanması için seçim güvenliğini sağlamak zorunluluktur.
CHP yönetmeliği “SEÇİM YERİ VE YETER SAYI MADDE 9- Seçim, önceden duyurulan gün, yer ve saatte gizli oy ve açık sayım yöntemiyle yapılır” demektedir.
Yönetmeliğe göre parti üyesine delege seçimlerinin günü, yeri ve saati önceden bildirilecektir. Bu süre en az 15 gündür. Burada en önemli olan ise delege seçimin yapılacağı saat aralığı ve yeridir.
Şimdi burada biraz duralım ve meramımızı anlatalım!
Parti tüzüğü ve yönetmeliğinde “yer seçimi” ilçe yönetimlerine bırakılmıştır. İlçe yönetimi tüzüğe göre “seçimlerin yapılması için uygun mekan” bulmak ve ilan etmek zorundadır. Söz konusu uygun mekan daha önce yapıldığı gibi il ve ilçe başkanlıklarının bulunduğu yer olamaz.
Çünkü yönetmeliğe göre “seçim yapılabilmesi için o mahallede adları yazılı üyelerin en az üçte birinin katılması gerekir”. Gelmediğinde seçim yapılamaz. Dört bin üyeli merkez ilçede 1333 üye bir anda o küçük mekana gelmesi mümkün değildir.! Çünkü mekan yetersizdir.
Geniş uygun bir mekan bulunabilir mi? Tabiki bulmak mümkündür. Ancak bu durumda üyeyi sandığa taşıma yarışı başlayacak, üye iradesine göre değil kendisini sandığa getirenin etkisinde kalacaktır. Veya delege seçimlerine katılmayacak, seçme hakkını kullanmayacak, üyenin seçimlere katılma oranı düşecektir. İşte Merkez ilçede delege seçimlerine katılımın düşük olmasının asıl sebebi budur.
Bu durumda yapılması gereken en doğru iş mahallelere seçmenin ayağına gitmektir. 1980 öncesi parti yöetmeliğinde ve tüzüğünde emredici bir hüküm olmamasına rağmen, CHP ilçe örgütleri delege seçimlerini üyenin ayağına giderek mahallelerde yaparlardı. Bu uygulama CHP'de gelenekti. Ancak ne yazık ki bu gelenekten 1980 sonrası vazgeçilmiş, partiye küçük olsun benim olsun anlayışı yerleşmiş ve üye sürekli baskı altına alınmış ve yönetimlerin uygun gördüğü kişiler bir şekilde delege yapılmıştır.
Delege seçimlerinin mahallelerde yapılmasının parti içi demokrasi acısından bir çok avantajı vardır. Şöyle ki;
- Üye baskı altında kalmayacak, özgür iradesi ile seçme ve seçilme hakkını kullanacaktır.
- Üye ayağına gelindiği için aynı zamanda onure edilmiş olacaktır.
- Sandık kurularak delege seçimlerinin yapıldığı o mahallede diğer parti üyelerinin partiye bakış açısı olumlu yönde etkilenecektir.
- Mahallede kurulan sandıklar delege ağalığına son verecektir.
- Mahalleye sandık kurulması parti içi demokrasiyi o mahalleye taşımak olacaktır.
- Delege olmak parti üyesine sorumluluk yükleyecektir.
- Delege seçimlerinin mahallelerde yapılması şaibeyi ortadan kaldıracak ve seçim güvenliğini sağlayacaktır.
Zonguldak'ta partili üyeler başta merkez ilçe olmak üzere diğer ilçelerde delege seçimlerinin mahallelerde yapılma talebi hız kazanmış görülüyor. Bunun için parti üyesi imza kampanyaları düzenliyor. Üye imza atarak demokratik talebini ilçe yönetimlerine iletiyor. CHP yönetimleri bu demokratik talebi desteklenmeli ve yerine getirmelidir.
Yine Zonguldak'ta sevindirici bir başka gelişme ise daha önce ilçe ve il başkanlığı yapmış kişilerin “mahallelerde sandık kurulması” talebine destek vermeleridir. Yönetimlerin başında bulunduları dönemlerde mahalleye sandık kurmaktan özellikle kaçınanların, bu talebe destek olmaları parti içinde bile olsa demokrasinin bir gün her insana lazım olacağının güzel bir kanıtıdır.
Delege seçimleri öncesinde yaşanan bu güzel gelişmeler, parti içi demokrasi diye düşünülmeli, üyenin işleyişte söz sahibi olması ve partisine sahip çıkmak olarak algılanmalıdır.
TURGUT GÜVEN
Yayın Tarihi:29.07.2017