ŞEFFAH BELEDİYE.!

 

            Geçtiğimiz hafta (30 Mayıs 2017) Çarşamba günü “Halkçı belediyenin seçim kitapcığı” başlığıyla yazmıştım. Yazımı “Seçim kitapçığının 2.sayfasını haftaya çevirelim.” diyerek bitirmiştim.

            Yazdığım gibi kitapcığın sayfalarını çevirelim!

            Seçim kitapcığının ikinci sayfanın hemen solunda “şeffaf belediye” başlığı var.  Bu vaadin içinde ki müthiş iddaalar şöyle; “Yandaş ayrımına son vererek şeffaf ve hesap veren bir belediye olacağız. Bizim dönememizde Kilimli Belediyesi; her türlü kararına ulaşılabilen, (burası çok önemli) ihaleleri şeffaf olan, geliri ve gideri günlük denetlenebilen, halkın parasının hesabını veren bir belediye olarak yönetilecektir. POLİS BASKILARI ve YOLSUZLUKLARIYLA değil HİZMETLERLE gündeme gelen şeffaf bir belediye olacağız.”

             Bence her belediyede bu anlayışla çalışmalı, hatta bu işleyiş yasal hale getirilmeli. Yerel seçim öncesi bu kitapcığı alıp baktığımda çok umutlanmış kendi kendime “DYP'li Ali Aslankılıç herhalde beni utandıracak baksana baya değişmiş” demiştim. 

            Şimdi bu vaati cümle cümle inceleyelim!

             Kilimli Belediyesinde yandaş ayrımına son verildiğini düşünüyor musunuz? Ali Aslankılıç'ın siyasi bir ekiple çalışmadığı doğrudur. Ancak Ali Aslankılıç'ın birlikte çalıştığı ve belediyenin diğer personelinden ayrı tuttuğu bir ekibi her zaman olmuştur ve şimdide vardır. Ayrıca bu uygulamanın doğruluğu ve yanlışlığı da tartışılır.

            Kilimli belediyesi hesap veriyor mu? Bu soruya “evet” diyen biri ya kişisel çıkarları peşindedir ya da kişisel çıkarları zarar göreceği için korkuyordur. Veya müthiş yalancının biridir.

            Ali Aslankılıç'ın Kilimli Belediyesini yönettiği hiç bir dönemde hesap veren bir belediye başkanlığı yapmamıştır. Hesap vermek sadece seçim kitapcığında görebileceğiniz vaatlerdendir. Çünkü bu karakterde olan kişilerin anlaşıyı “ben seçimle geldim dilediğimiyaparım sizde kabul edeceksiniz” anlayışıdır ve bu tiplerin kafalarında demokrasi yoktur. Aslında Aslankılıç karakter olarak AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ikiz kardeşi gibidir. 

            İhaleler kamu kuruluşlarının ve belediyelerin kanayan yarasıdır. Çünkü bu tip kuruluşları soymanın yolu ihalelerden geçer. AKP iktdara gelir gelmez ilk el attığı ve işine geldiği gibi değiştirdiği yasa 4734 sayılı ihale yasasıdır. Mevcut ihale yasası ile adrese teslim ihale yapmak mümkündür.

            O nedenle bu vaat oldukca önemlidir. Gerçekten de belediyelerde yolsuzluğu soygunu önlemek için ihaleler açık, şeffaf ve denetlenebilir yapılmalıdır.

            Şeffaflık nasıl olur? Cevap verilmesi gereken soru budur.

            Kilimli Belediyesinin ihalelerin şeffaflığını sağlayacak internet sitesi Ali Aslankılıç göreve gelmeden önce kapatılmış ve hala kapalıdır. Belediyelerin yapacağı ihale yasa gereği ilan edilmesi gerekmektedir. Bu ilan yazılı basında ve belediyenin internet sitesinde olduğu gibi belediye hapörlöründen ihalenin tarihi ve saati günler öncesinden duyurulur.

            Siz hiç Kilimli Belediye hapörlerinden ihale ilanı duydunuz mu?

            Belediye internet sitesinde ihaleye giren firmalar, verdikleri teklifler ve şartları belirtilir. İhalenin kararı yayınlanır. Şeffaf ihale denildiğinde ilk akla gelen bunlardır. 

            “İhaleleri şeffaf olan, geliri ve gideri günlük denetlenebilen, halkın parasının hesabını veren bir belediye” ancak böyle olabilir. 

            Yukarıda özet olarak yazdıklarım atmış yaşından sonra CHP'li olan Ali Aslakılıç'ın başkanlığını yaptığı Kilimli Belediyesinde yaşanıyor mu?

            Bu konuda dökümanları yayınlanmış şeffaf bir tek ihale göremezsiniz, yoktur. Belediyenin internet sitesi neden yapılmaz! Belediyenin bunu yapacak gücü mü yoktur veya işine mi gelmemektedir.

            İhale mevzuatını çok iyi bilen biri olarak iddia ediyorum sadece Kilimli Belediyesi değil belediyelerin bir çoğunun ihaleleri şaibelidir. Çünkü bu ülkede özellikle belediyelerde adrese teslim tersten ihale yapılmaktadır. Tersten ihale kısaca şudur; önce ihale verilir sonra kitabına uydurulur. 

            Ne deniyordu; “halkın parasının hesabını veren bir belediye” değil mi? Kimse masal anlatmasın. Kilimli belediyesi bu vaatin tam tersine midye gibi kapalı, işleyişten kimsenin bilgisi olamayan, plansız, proğramsız bir kişi tarafından yönetilen bir kuruluştur.

            Bırakınız halka hesap vermeyi partinin belediye meclis üyeleri belediyede olup bitenden, yapılan ihalerlerden hatta gelecek günlerde ne yapılacağından bile haberi yoktur.

            Peki bu durumda “CHP Kilimli İlçe Başkanlığı ne yapıyor bu vaatlerin yerine getirilmemesinden sorumluluk duymuyor mu? ” sorusu aklınıza geliyor olabilir. Ben düşüncemi fazla detaya girmeden yazayım katılır veya katılmazsınız. CHP Kilimli İlçe Örgütü Ali Aslanklıç'a bağlıdır. Yönetimde bulunanlar Kilimli belediyesi ile koordineli çalışacak ve belediye çalışmalarını denetleyecek ve yön verecek kapasitede kişiler değildir. İddia ediyorum yöneticiliğini yaptıkları partinin yerel yönetim anlayışını bile bilmezler.

            Devam edelim.

            “POLİS BASKILARI ve YOLSUZLUKLARIYLA değil HİZMETLERLE gündeme gelen şeffaf bir belediye olacağız.”

            Seçim kitapcığındaki bu cümle bir önceki Seçkin Özdemir dönemine atıfta bulunmak için yazılmış. O dönem de Kilimli için kayıp yıllardı. Değişen bir şey yok. Kilimli için kayıp yıllar belediye başkanı değiştiği halde hala devam ediyor.

            Şimdi siyasi kimliklerimizi bir kenara koyun, yukarıda yazdıklarıma objektif bakın.Elinizi vicdanınıza koyun ve aynı siyasi anlayışdan olsa bile şeffaflık sözü vermiş biri sözünü tutmadıysa ve bundan yaşadığımız ilçe zarar görmüşse “olsun bizim arkadaşımız, bizim partilimiz mi” diyeceğiz. Bu anlayış yanlıştır ve bana uymaz.

            Haftaya 2.sayfadan devam edeceğim.

            TURGUT GÜVEN

             Yayın Tarihi:08.06.2017