CHP'de delege seçimlerine hazırlık tüm hızıyla devam ediyor. Gruplar delege seçimlerin en demokratik şekilde yapılması için görüşlerini parti üyesi ve kamuoyu ile paylaşıyor.

            Merkez ilçede üyelerin imzasına açılan delege seçimlerinin mahallelere sandık kurularak yapılması talebi her geçen gün üye ile buluşurken, olumlu tepkiler alıyor. İmza sayıları her geçen gün artarken “haklı taleb” daha da büyütüyor.

            Bu talep karşısında CHP'nin her iki milletvekili Şerafettin Turpçu ve Ünal Demirtaş henüz görüş bildirmiş değil. Turpçu ve Demirtaş'ın sessiz kalması parti tabanında delege seçimlerinin mahallerde yapılmasına karşı oldukları algısını yaratıyor. Hatta günü geldiğinde biz de susmasını biliriz diyenler bile var.

            Örgüt içi seçimlerin her zaman içinde olan Harun Akın ise henüz sahneye çıkmış değil. Elindeki iplerle şimdilik sahne gerisinden idare ediyor.

            Ancak Zonguldak'ta herkesin bildiği bir gerçek var. Geçmiş yıllarda olduğu gibi Turpçu ve Akın ikilisi şimdilik el atından delege seçimlerini kendilerine avantaj sağlayacak şekilde oluşması için çaba harcıyorlar. Oysa son yapılan il kongresinde Akın, Zonguldak kamuoyuna siyaseti bıraktığını açıklamıştı.       

            Parti kurmayları henüz beklemedeler, örgütlerde kendilerine bağlı kişiler gerekli çalışmaları kendilerinin bilgisi dahilinde yapıyor. Ancak keşke İl Gençlik Kolu Başkanı Ali Bleda'ya imza toplayan büyükleri için “Kapı Kapı imza toplayacaklarına, kapı kapı oy isteselerdi’ açıklamasını yaptırmasalar dı.. Çünkü bu gün delege seçimleri için mahallelerde sandık kurulmasını isteyenler ve imza toplayanlar genel seçimde de, halk oylamasında da alanlarda ter döken kişilerdi.

            Delege seçimlerinin mahallelere sandık kurularak yapılması talebine ise CHP Merke İlçe Başkanı Ebru Uzun iki kimliği bir başka deyişle iki yüzü ile katıldı.

            Sandıkların mahallelere kurulması fikri ilk ortaya atıldığı günlerde (23 Temmuz) Uzun Tempo dergisine “kongre takvimini 26 Ağustos ta başlayıp 6 Kasım tarihinde sona ereceğini açıklarken, partililerden gelen talepleri dikkate alacaklarını söyledi. Partililerin mahallelerde sandık kurma taleplerini yerine getireceklerini ifade eden Ebru Uzun, “Partililerimizin bana inanmalarını ve güvenmelerini istiyorum” dedi.

            Tempo Dergisinde 23 Temmuz da çıkan bu haber henüz tekzip edilmediği gibi bir başka basın organında yalanlanmış değil.  Uzun'u az çok tanıyan biri olarak açıklamanın kendi düşüncesi olduğunu ve gönlünden geçenin bu olduğunu tahmin ediyorum..

            Uzun gönlünde geçmediğine inandığım talihsiz ve çarpıtmalarla dolu açıklamasını ise 10 Ağustosta yaptı. Üstelikte “Üyelerimizden gelen talep üzerine zorunlu açıklama” diyerek. Uzun'a göre üyeler kendisinden böyle bir açıklama yapmasını istemişler (!) yerseniz))))

            Uzun açıklamasında; “Merkez İlçe yönetimi olarak mahalle temsilcilerimiz ve sorumlu yöneticilerimiz ile delege seçimlerimizin 2019 'da yapılacak Türkiye Cumhuriyeti'nin en önemli seçimi olarak gördüğümüz Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerinde başarılı olmak adına çok verimli çalışmalar yapılırken”  diyor..  Bakınız Uzun yönetimindeki merkez ilçenin hiç bir mahallesinde yukarıda bahsettiği gibi bir çalışması yok. Bu açıklamada Uzun doğru söylemiyor. Aslında merkez ilçede ne mahalle temsilcisi ne de sorumlu yöneticisi var. Bunlar hikaye, geçiniz.

            Uzun açıklamasına doğru olmayan bir başka cümle ile devam ediyor ve  “üyelerimizden çok yoğun bir şekilde şikayetler gelmektedir” diyor. Yok böyle bir şey tamamen uydurma. Çünkü alanlarda üye ile yüzyüze olan biziz.

            Bu uydurma açıklamaya Deniz Yavuzyılmaz yaptığı basın toplantısında belirttiği gibi, sandıkların mahallelere kurulmasına gerek olmadığını söyleyen 25 üye var. Uzun'a “yoğun şikayette bulunan ve açıklama yapmasını isteyen bu 25 üye bile değil.” 

            Uzun “zorunlu açıklamasının” devamında; “bir grup arkadaşımız kimisi üye kimisi üye olmayan mahallelerde parti üyelerimizin kapılarını çalarak partiden geldiklerini mahallelerinde sandık kurulacağını söyleyerek üyelerimizden bunun için imza istiyoruz... diyorlar. Üyelerimiz bu çalışmadan partinin haberi var mı? Sorularına inandırıcı cevap alamadıklarını bizlere iletmektedirler..”

            Bu cümlelere “kuyruklusu demek” daha doğru olacaktır. Çünkü,alanlarda olanların her biri en az Uzun kadar donanımlı. 

            Uzun'un açıklamasında ne getireceğini bilmeden ve düşünmeden tekrarlayıp altını çizdiği “parti üyesi olmadan dolaşan” sözü var. Uzun bu sözü ettiğine göre “parti üyesi olmayan böyle bir çalışma içinde olamaz” demek istiyor. Uzun önce şunu öğrenmeli! Bu çalışmayı yapanların büyük bir bölümü Ebru Uzun'dan çok daha önce bu partiye üye olmuş kişilerdir. Ayrıca CHP'ye oy veren her insan çalışmalara katılabileceği gibi görüşlerini söyleme hakkına sahiptir. Ebru Hanıma CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 2011 yılında kurulmasında öncülük ettiği  “gönüllüler grubunu” hatırlatmak isterim. İlçe Başkanı olan birinin bunu bilmemesi ve bu sözleri sarf etmesi büyük talihsizliktir. Bu durumda şu soru akla gelir! Ebru Hanım acaba seçimlerde sadece parti üyesinin mi oylarına taliptir.  Bu sözlerden sonra o kişilerden nasıl oy isteyecektir!

            Söze bakarmısınız; ”Tüzüğümüz ve yönetmelikte olmayan bu yöntemi uygulayan partimizin üyesi olan arkadaşlarımızı dün olduğu gibi yarın da memnuniyetle dinleyebiliriz” diyor.  Oysa parti tüzüğünü ve yönetmeliğini iyi okuyup anlayabilse seçimin yapılacağı adresin mahalleler olması gerektiğini öğrenecek. Parti üyesi arkadaşların önerilerini dinlediklerini ancak nasıl anladıklarını da biliyorum. Delege seçimlerinin nasıl yapılması gerektiği konusunda öneriler getiren bir grup partili arkadaşımıza “siz bu partiye yıllardır emek verdiniz, biz sizi zaten delege yapacağız bu taleplere ne gerek var” anlayışı ile baktıklarını, öneri getirenlerin sanki “delegelik talep ediyor” durumuna düşürdüklerini, üstelik geçmiş dönemde delege yaptıkları tarafından “ihanete uğradıklarını” utanmadan söylediklerini de biliyorum.

            Sözü özü şudur fazla da uzatmaya gerek yok!!!

            Uzun 23 Temmuzda kendi düşüncesini açıkladı. 10 Ağustosta yapılan açıklama ise gerçekten zorunluydu. Ancak bu üyelerin talebi üzerine yapılan bir zorunluluk değil, Uzun'u merkez ilçe başkanı yapanların istediği zorunluktu. 

            Uzun kendisine bu zorunlu açıklamayı yaptıranlara keşke bu açıklamayı siz yapın diyebilseydi.

 

            TURGUT GÜVEN

           Yayın Tarihi: 15.08.2017