CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu üye katılım töreninde yaptığı konuşmada bakın ne diyor?
"Yeteri kadar vatandaşın kapısını çalamadık"...
Merkez İlçe Başkanlığının 'kadrolu adaylarından' Ebru Uzun aynı özeleştiriyi kendisi için yapabilir mi?
Her dönem, her koltuğun 'kadrolu aday adayı' olan Harun akın bu özeleştiriyi kendisi için yapabilir mi?
Bir gazeteci olarak Harun Akın'ın bir özeleştiride bulunduğuna hiç şahit olmadım.
Belki hatırlamaz diye hatırlatalım;
2015/07 Haziran'da genel seçimler gerçekleşti.
Akın, 4'üncü sıra milletvekili adayı.
Kaç kapı çalmıştır?
SIFIR!
Bahanesi de hazırdı.
Grip.
Erken seçim sirenlerinin çaldığı ve erken seçim tarihinin verildiği 07 Haziran-24 Ağustos arasında Akın kaç kapı çalmıştır?
Sadece bir!
Ve aynı kapı Akın'ın yandaşları tarafından defalarca çalındı.
O da vatandaşın değil, CHP Genel Merkezi'nin kapısıydı.
Genel Merkez kapısının çalınmasının nedeni de; sırasını beğenmeyen Harun Akın'ın seçilebilir bir sırada olması içindi.
Mesele yine halkın sorunu değil, Akın'ın koltuğuydu.
Akın, anketlerde birinci çıkıyormuş, halk onu seçilir sırada görmek istiyormuş, falan filan...
1 Kasım 2015 genel seçimlerinde ilk 2 sırada yer alabilmek için koparılan tüm gürültüye rağmen
4'üncü sıradan bir öne çekilip 3'üncü sıradan aday gösterilmeyi başarabildi.
Gribi de geçmişti. (!)
Artık bahanesi de, hastalığı da kalmamıştı.
İstemeye, istemeye 'Dostlar alışverişte görsün' misali esnaf, cadde gezileri ile süreci geçirdi.
Tarih 2018.
Genel seçimler kapıya dayandı.
Akın, hem zamandan hem de maddi açıdan kar edeceği mükemmel bir strateji geliştirdi.
Soranlara; 'aday adaylık başvurusunda bulunmayacağım' açıklamasında bulunuyordu.
Son ana kadar.
Son gün milletvekili aday adaylık başvurusu için Genel Merkez'e dosyasını verdi.
Neden son gün?
Erken vakitte aday adaylığını ilan edip vatandaşın kapısını çalmaya, esnaf ziyaretlerine ve kahvehane toplantılarına zaman harcamak zorunda kalmadı.
Zamandan tasarruf eden Akın'ın parası da böylelikle cebinde kalmış oldu.
Kesinlikle tam Akın'lık, mükemmel bir strateji.
2018 genel seçimlerinde sahaya çıkacak olan milletvekili aday listesinde Akın'ın adı son sırada bile yoktu.
Zaten aday adaylığını ilan ettiği günden adayların isimlerinin açıklandığı güne kadar Zonguldak'a gelmediği için bu süreçte 'kaç kapı çalmıştır' sorusunu
sormaya ya da cevap beklemeye gerek kalmıyor.
Sonuç aynı;
SIFIR!
Adayların açıklanmasından sonra aday gösterilen isimlere ve CHP'ye destek olmak için sahaya çıkıp kaç kapı çalmıştır?
Zonguldak'ta seçim süreci boyunca AYAKKABISININ İZİNİ bile gören olmadı.
Sonuç değişmiyor;
Yine SIFIR!
2019 yerel seçimlerinde 'Belediye Başkan Adayı' gösterilmek umudu ile şehre döndü.
Hem de Ebru Uzun'un kazandığı kongrede boğazını yırta yırta belediye başkanlığına aday olmayacağını haykırdığı halde.
2019 yerel seçimlerinde Belediye Başkan adayı Şenol Şanal oldu.
Adaylık sürecinde ve adayın belirlenmesi sonrası Akın kaç kapı çalmıştır?
Sonuç değişecek sanıyorsunuz değil mi?
Değişmiyor,
Sonuç SIFIR!
Aday gösterilmeyince tası tarağı toplayıp,Zonguldak'ı terk ederek soluğu Burhaniye'de aldı!
Belki bu kronolojik hatırlatma sonrasında Akın da kendisi için bir özeleştiride bulunabilir.
Ama egosunun buna izin vereceğini sanıyorsanız yanılırsınız.
Bir başarı varsa sahiplenen ama başarısızlık varsa asla kabullenmeyen bir isimden böyle bir özeleştiri beklemek kendisine yük yüklemek olur.
Akın, işin ucunda menfaati yoksa ne kapı çalar, ne CHP'yi ne de CHP'nin projelerini anlatır.
Ama 'özeleştiri' yapamasa da, dinlemek isteyene 'Zonguldak ve CHP sevdalısıyım' hikayesini her seçim olduğu gibi 2024 yerel seçimlerinde de büyük bir 'özveriyle' okur.
Tarih tarih verdik.
Verdiğimiz tarihlerde aktarılan bilgilerin tekini bile yalanlayamaz.
Şimdi bu sonuca baktığınızda
CHP için çırpınan ya da Zonguldak Sevdalısı bir Akın görebildiniz mi?
Harun Akın, matematiği sever.
Sonucu kendi lehine çevirmek için rakamları toplamayı, çıkarmayı, çarpmayı sever.
Ben de bu yazımda böylesi bir matematik yapayım dedim.
Bir sonraki matematik dersinde görüşmek üzere.
