Zonguldak’ta CHP’yi kemirenlerin yerel yönetimler olduğunu defalarca yazdım.. Bu düşüncemi söyleyip, yazdığımda kırılan, darılan partili arkadaşlarım olmuyor değil.. Ancak arkadaşlarımın bu davranışları gerçeğin üzerini örtmüyor..

                Bakınız size çok kısa bir zaman önce yaşanmış ve hüsranla bitmiş bir olaydan bahsedeyim..!

                Kilimli ilçemizde Çatalağzı ve Muslu beldeleri siyasi iktidar tarafından termik cehenneme çevriliyor.. Bu gidişin önüne geçmek, bu beldelerde halkın gücünü siyasi iktidara duyurmak ve hissettirmek için CHP Zonguldak Milletvekili Şerafettin Turpçu ilki 29 Eylül de Muslu beldesinde bir basın toplantısı düzenliyor..  

                Katılım..! Yok denecek kadar az..

Yine Turpçu öncülünden 6 Ekimde yirmiye yakın CHP milletvekilinin katıldığı ikinci bir toplantı Çatalağzın’da da organize ediliyor.. Katılım dışarıdan gelenlerle 150-200 civarında..  

Kilimli ilçesinde dört belediye var.. Bunların biri hariç (Gelik) Kilimli, Çatalağzı ve Muslu belediyeleri CHP’li..!!! (CHP’li derken (!) işaretini bilerek koydum, çünkü bu belediye başkanlarının CHP ideolojisi taşıdıklarına şahsen inanmayanlardanım) Bu ilçe termik cehenneme döndüğünde en çok zarar görecek yerlerin başında geliyor.. Şaka değil, işin ucunda ölüm var..

CHP’li üç belediye bu konuda hiçbir çalışma yapmadığı gibi bu toplantılara kimseyi getiremiyor..! Nedenini de yazayım.!

Bence, halk özellikle Çatalağzı ve Muslu belediye başkanlarına güvenmiyor.. Çünkü bu iki belediye başkanı mevcut santrallere işçi sokmak için birbiriyle yarış halinde.. Beldelerine hizmet için bölgeyi cehenneme çeviren santral  firmalarından faydalanma peşindeler..

Bu durumda nasıl çağrı yaparsanız yapın, halkın ayağına gidip ne kadar anlatırsanız anlatın, sizi nezaketen sadece dinlerler, ancak isteğinize uymazlar. Güven duymadıkları için de toplantılara, mitinglere katılmazlar..

Peki Çatalağzı ve Muslu’da kurulan termik cehennem sadece bu bölgeyi mi etkiliyor..? Termik Santrallerin AKP’li belediyeleri ve o beldelerde yaşayan halkı etkilemediğini biliyoruz.)))) Acaba bölgeden uzak olan CHP’li belediyeleri demi etkilemiyor dersiniz..

Bu durumda bu işi bilenlerden öğrendiğim teknik bir bilgi vereyim..! Düşünülen Termik Santrallerin tamamının yapımına izin çıktığında (ki gidişat öyle) kuş uçuşu 120 km’lik bir alanı etkileyecek..  Muslu’yu merkez olarak aldığımızda batıda Akçakoca’ya, doğuda Cide’ye, Güneyde ise Gerede’ye kadar zehir saçacak..

Söz konusu alanda 12 CHP’li belediye , Zonguldak il örgütüne bağlı 25’de CHP’li yönetim var .. Kilimli, Zonguldak, en kalabalık ve en yakında olan yerler, üstelik burada CHP’li belediyeler görev başında..  Bahsettiğim toplantıya belediyelerin ve örgütlerin çoğu gitmediği gibi az sayıda gidenler de kolunu sallayıp gidenlerden.. Hatta içlerinde sahneye çıkamadım, boy gösteremedim diye alınganlık gösteren bile var..

Diğer taraftan bakın bu belediye başkanlarına yerel seçimlerde,  kendilerini seçtirmek için nasıl çalışıyorlar.. Sıra genel seçime veya başka etkinliğe geldiğinde partili belediye başkanı konumundan herkesin belediye başkanı konumuna geçiyorlar.. Özellikle CHP’li belediyeler içinde genel seçimlerde partisi için canla başla çalışan gördünüz mü? Ben görmedim, tam tersine beldesinde CHP’li milletvekili adayının afişini indireni bile biliyorum..

İşte bu ikilemleri nedeniyle CHP’yi kemirenlerin belediye başkanları olduğunu yazıyor ve söylüyorum..

Partiyi kemirme sadece termik santrallerdeki davranışları nedeniyle mi? Hayır bakın anlatayım…

Zonguldak’ta her yağmur yağışı kabusa dönüyor, şehri su basıyor.. Aynı belediyede yolsuzluk, usulsüzlük başını almış gidiyor..

Kilimli Belediyesi sahile çöp döküp, yakıyor.. Parti örgütünü dinlemiyor, örgütün önerdiği yapılması gereken basit işleri bile yapmıyor..

Çatalağzı ve Muslu belediyeleri Eren Holdingden hizmet alma peşinde ama diğer taraftan santrallere karşı pozlarında görünüyor.. Bu davranışları ile halkı salak yerine koyuyorlar ama bunun farkında bile değiller..

Çatalağzı belediye başkanı  göreviymiş gibi FETÖ avına çıkmış.. Belediye başkanı olmadan önce çalıştığı firma FETO’cu olması nedeniyle kayyum atanmış.  Böyle davranarak kendi kimliğini mi saklıyor bilinmez..

Saltukova’da “konu mankenim” kadın belediye başkanımız var, hünerlerini yazmakla bitiremem.. AKP’li olmak için göstermediği hüneri yok.. Kendisini belediye başkanı yapanları bile yolda bırakmış.. Yalakaları dışında kendisinden destek olanlardan nefret etmeyen, yok gibi.. 

Kısaca birine değineyim de beldesinde  düştüğü durumunu anlayın..

Saltukova’da gençler kahve köşelerinden, kötü alışkanlıkların ışında kalmak için bir araya gelerek  “Çanakkale” konulu bir tiyatro çalışması yapıyorlar..  Provalar esnasında belediye başkanı hanımefendiden hiçbir yardım alamıyorlar.. En büyük desteğini ise belediye yerine sıkı durun cami imamından alıyorlar.. (Ayrıca bu İmamı kutluyorum)  Oyun öncesi tüm hazırlıklar bitiyor ve tiyatro Saltukova’da sahne olmadığı için Çaycuma Seka da sahneleniyor..

Salon hınca hınç dolu.. Saltukova beldesi kendi gençlerinin oynadığı tiyatroya müthiş ilgi gösteriyor.  Protokolde İlçe Kaymakamı, belediye başkanı hanımefendi (oyun süresinde akıllı telefonuyla ilgileniyor) ve diğer davetliler oturuyor.. Gençler oyunlarını başarı ile sergiliyorlar ve oyunu izleyen belde halkı bu çalışmadan oldukça memnun oluyor.. Kaymakamlık gençlerin bu başarısına kayıtsız kalmıyor ve kendilerine hediye verme inceliğini gösteriyor..

Oyuncu gençler Kaymakama “belediye başkanı hanımefendinin kendilerine hediye sunması durumunda hediyeyi  kabul etmeyeceklerini” söylüyorlar.. Saltukova da gençler destekleyip belediye başkanı yaptıkları kişiyi işte bu kadar çok seviyor..

Başka..!

Yerel seçimler öncesi belediyeler “seçim kitapçığı” bastırır ve göreve geldiklerinde yapacakları projeler için halktan destek isterler değil mi?

Elimde Kilimli ve Zonguldak belediyelerinin seçim kitapçığı var..  Kilimli belediyesinin 20 sayfa içinde onlarca vaat, Zonguldak Belediyesinin seçim kitapçığı ise 77 sayfa yüzlerce vaat var.. Gelecek günlerde bu vaatlerin ne olduğunu tek tek yazacağım.. Ancak peşinen yazayım aradan geçen 2.5 yılda bir tek projelerini bile gerçekleştirmiş değiller..

Tüm bunları neden yazdığıma gelince..!

                Bahse konu olan bu belediye başkanları ilk yerel seçimde CHP adayı olsa bile seçilemeyecekler.. Çünkü CHP üyesi tutucu değildir, çalışmayanı, hatta ihanet edeni affetmez.. Buna rağmen olan belediye başkanlarının şahsına olmaz, CHP’ye olur. Bu kişilerin başarısızlığı yerel seçimlere başka adaylarla çıkılsa bile CHP’ye zarar verecek..  

                Ve bu günlerde;  Zonguldak CHP ilçe örgütlerinde “danışma toplantıları” yapılıyor.. Bu toplantılarda CHP’yi Zonguldak’ta  kemiren belediyelerden bahseden hiçbir kimse yok.!

 Sizce garip değil mi?

TURGUT GÜVEN