Dün (Salı) Ankara’da Çevre ve Şehircilik Bakanlığında Bereket Holding’in ilave santral başvurusunun İnceleme Değerlendirme Kurulu (İDK) toplantısına katıldım.
Bu toplantıyla ilgili düşüncelerimi bir sonraki yazıma bırakacağım. Çünkü bu gün çok daha önemli Zonguldak Belediyesi meclis toplantısında katıldım!
Toplantıya giderken sıradan bir belediye meclis toplantısı diye düşünüyordum ancak, toplantıda alınan bir karar sonrasında Zonguldak Belediye Meclisinin Türkiye Büyük Millet Meclisinin de (TBMM) üzerinde olduğunu anladım!
Şaşırdınız değil mi? Gerçekten karar sonrası bende şaşırdım. Anlatmaya çalışayım.
Bugünkü görüşmelerin 7.maddesi AKP’li belediye meclis üyesi Metin Demir’in meclis toplantılarına mazeretsiz katılmaması nedeniyle meclis üyeliğinin düşürülmesiydi.
Hemen görüşme sonucunda yapılan oylamanın sonucunu yazayım ki fazla merakta kalmayın. AKP’li Metin Demir’in Belediye Meclis üyeliğine devamına oy birliği çokluğu karar verildi.
Şimdi gelelim Zonguldak Belediye Meclisinin nasıl TBMM’nin üzerinde olduğu konusuna!
Bu konu ile ilgili 5393 Sayılı Belediyeler Kanunun 29’uncu maddesinin 2.fıkrasında şöyle!
“Özürsüz veya izinsiz olarak arka arkaya üç birleşim günü veya bir yıl içinde yapılan toplantıların yarısına katılmayan üyenin üyeliğinin düşmesine, savunması alındıktan sonra üye tam sayısının salt çoğunluğuyla karar verilir” diyor.
AKP’li Metin Demir ise 2016 yılı içinde Ocak, Mart, Mayıs, Temmuz, Eylül, Kasım, Aralık olmak üzere 7 ay belediye meclis toplantılarına mazeretsiz olarak katılmamış.
Belediyeler Kanununun yukarıda yazdığım ilgili hükmünü ihlal etmiş. İşte bu nedenle de belediye meclis üyeliğinin düşürülmesi gündeme gelmiş ve kendisinden savunma istenmiş.
Metin Bey savunmasında TSO’da çok önemli işlerinin olmamasını mazeret olarak göstermiş.
Ne zaman?
7 ay sonra!
Bence bu “ben sizi takmıyorum mazeret göndermeme de gerek yok” demektir. Tabi anlayana.
Zonguldak Belediye Başkanı Muharrem Akdemir Metin Demir’in yüzüne bakarak sanki bu konuyu gündeme almış olmanın verdiği bir mahcubiyetle şunları söyledi.
“Özellikle bizler şahsi düşüncem, kişisel yapımız, hem de partimizin görüşleri (!) asla ve asla kişiler nezdinde hiçbir zaman olumsuz bir şey düşünmek gibi niyetimiz olmamıştır. Her ne olursa olsun şahsımızla ilgili bizim meclis üyelerimizle ilgili ne söylenirse söylensin bizim hiçbir zaman dikkate almadığımız konulardan, hepimiz yaptığımız işleri biliyoruz zaten. Ona Rağmen bizim meclis üyesi arkadaşımızın olumsuz bir şey düşünmek asla her ne kadar bizim nezdimizde düşünülmüş olsa bile biz onların nezdinde asla düşünmek gibi kişilik yapımız felsefemiz olmamıştır, üstelik partimizin de bu konuda yapısı budur. Bu konu hakkında ne kendisinin nede partimizin, bu konuda konuşmak isteyen var mı?”
(Not: Yukarıdaki konuşma Zonguldak Belediye Başkanı Muharrem Akdemir’e aittir, tek kelimesine dokunmadım okuyup anlamak siz okurlara kalmıştır)
Akdemir’i dinleyince öğrencilik yıllarından kalma bir anım aklıma geldi. Dersine çalışmayan öğrencinin kem küm etmesine kulakları çınlasın sevdiğim bir öğretmenim “iyi geveledin” derdi. Sanırım Akdemir’inde düştüğü durum buydu. Yani acizlik.
Sonrasında söz alan Grup Başkan vekili CHP’li Mehmet İzzet Türkçelik ve Altan Sezgin’in konu hakkında görüşleri ise bir başka aczin dışavurumuydu.
Türkçelik neredeyse “arkadaş bundan sonraki meclis toplantılarına gelmeyip bizi zor durumda bırakma” derken, Sezgin ise “belediye sinemasını lütfen açın” ricasında bulunuyordu.
Ben CHP Grup Başkan vekili Türkçelik’ten CHP’li Belediye Meclis Üyesi Turan Demirtaş’ın Partiden ihracını isterken takındığı “aslan“ tavrını beklerdim. Ama nerdeeee…!
Şimdi işin hukuksal boyutuna bakalım. Bir belediye meclisi TBMM’nin çıkardığı bir yasayı yok sayabilir mi? Belediye meclisi yasaların üzerinde karar alabilir mi?
Zonguldak Belediye Meclisinde bugün olan bence tamda buydu.
İşte bu nedenle Zonguldak Belediye Meclisi TBMM’nin üzerindedir diyorum.
Akdemir’in bu konuları danışacak bir hukukçusu yok mu?
Ayrıca, Demir Zonguldak Sanayi Odası başkanı. Yasaya göre iki görevi aynı anda yapamaz.
Belediye meclis üyeliğine aday olduğun da 5174 Sayılı Kanunun 4, 28, 54. Maddelerin de ZTO gibi kuruluşların kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşları oldukları için siyasete girdiklerinde ZTO başkanlığından istifa etmesi gerektiğini emreder.
Yasanın bu hükmünü dile getiren nedense yok.
Bence Akdemir ve CHP’nin oylamada “evet” diyen meclis üyeleri, Metin Demir’in üyeliğini düşüremez. Demir Ailesi’nden çekinir. Ayrıca bu iş yürek ister.
Bakını bu konuda size bir örnek vereyim. Germencik belediye meclisi 08.06.2016 tarihinde meclis toplantılarına üç kez mazeretsiz olarak katılmayan CHP’li Belediye Meclis Üyesi İsmail Kurum’un meclis üyeliğinin düşürülmesine oybirliği ile karar verdi.
Aslında MHP’li Germencik Belediye Meclisi yasanın kesin emrini uyguladı.
İşin özüne gelirsek sorulması gereken soru şu.!
Meclis toplantılarına mazeretsiz katılmayan Demir değil de garibanın biri olsaydı acaba sonuç ne olurdu? İşte görüldüğü gibi ne yazık ki bu ülkede yasalar kişilere göre çalışıyor. Ve buna ne yazık ki CHP alet oluyor.
Belediye meclis üyeliğinin devamını isteyen Başkan Akdemir ve CHP’li meclis üyeleri Demir’e hizmetlerinden dolayı bir de şilt verselerdi görevlerini tam yapmış olurlardı.
Gelecek günlerde göreceksiniz CHP’nin bu meclis üyeleriyle Metin Demir belediye başkanı olursa hiç şaşırmayın. Bunlardan her satış beklenir.
Şimdi top CHP merkez ilçe ve İl Başkanlığında. Bu karara itiraz onlara düşer. İtiraz edeceklerini sanmıyorum ya beleyip göreceğiz.
TURGUT GÜVEN