Şehrin gündemi bir anda değişti ve Kapuz Plajı oldu!         

                       

            Basına yansıyan haberlere göre; 1985 yılında Milli Emlak tarafından ”kıyı kenar yönetmeliklerine” aykırı olduğu gerekçesi ile açılan dava sonuçlandı. Dava sonucuna göre kazanan taraf Milli Emlak oldu. Zonguldak Valiliği geçtiğimiz günlerde Belediyenin yıllardır çalıştırdığı plajı “boşaltın” talimatı gönderdi.

           

            Bence konunun üç boyutu var!

 

            Birinci boyutu şu!

 

            Hemen peşinden valilikte yapılan toplantıda Belediye Başkanı Muharrem Akdemir'e “Kapuz plajnı Zonguldakspor ile çalıştırın” teklifi yapıldı. Belediyeyi tek başına yönetmeyi alışkanlık haline getirmiş olan Akdemir bu teklifin ne getirip ne götüreceğini hiç düşünmeden tabiri caizse “üzerine balıklama atladı.”

 

            CHP Grup toplansında konu masaya yatırıldı ve Zonguldak Valiliğinin bu teklifi Belediye Meclis Üyelerince reddedildi. Bence doğruda yapıldı.

 

            Kapuz plajını Zonguldaksporla paylaşınca mahkemenin vermiş olduğu karar yerine getirilmiş mi oluyor. Mahkemenin kıyı kenar yönetmeliğine aykırı davranışı bu şekilde ortadan kalkmış mı olacak. Zonguldak Belediyesi teklifi kabul ederse mahkemenin verdiği karar yok mu sayılacak.

 

            İşte ülkemizde yargının verdiği kararlar bu şekilde iğdiş ediliyor, yok sayılıyor, geçiştiriliyor, verdiği kararlar uygulanmıyor. Bunları yapan genelde siyasi iktidar oluyor. Vali Bey'de sanırım iktidarın gücüne yaslanarak yargı kararını uygulamak yerine aklınca bir başka çözüm sunuyor.

 

            İkinci boyutu ise şu.

 

            Zonguldakspor Kulüp Başkanı Süleyman Caner iyi niyetli, duygusal ve takım için birşeyler yapmaya çabalayan biri olabilir. Ancak bir spor kulübünün başkanlığını yapabilecek bilgi birikimine

sahip olduğunu düşünmüyorum.

           

            Valilikte yapılan toplantıda Akdemir'in CHP grubunun aldığı kararı belirtmesi üzerine sinirlenip kızması hatta göz yaşı dökmesi bu işi bilmediğininde kanıtı niteliğinde.

 

            Bir futbol takımını yönetmek için önce gerçekci olmak gerekir. Zonguldakspor'un maddi sıkıntıları takvim satışı ile giderilemeyeceği gibi yılda iki ay çalışan Kapuz Plajından sağlanacak giriş ve şezlong geliriylede düzelmez.

 

            Eğer bu gelirle Zonguldakspor kurulacaksa ki sanmam, bu durumda kulübün para sorunuda yok demektir. Zonguldakspor taraftarı maçlara girerken ücret ödemiş olsa plajdan elde edeceği parayı bile kazanır.

 

            Zonguldakspor'u ayağa kaldırmak, başarılı olduğu yıllara döndürmek için kurumsallaştırmak lazım. Kurumsallaştırmaya ise kulübün önce asalaklardan temzilenmesi ile başlanmalı.

 

            Kurumsallaşmak ise bu şehirdeki kamu ve özel sektörü maddi manevi bu işin içine çekmekle olur. Bu şehirde kömür üretiliyor. Hatta bu şehre ithal kömür getiriliyor. Kömür sevkiyatına koyarsın “Zonguldakspor fonunu” takım ayağa kalkar.

 

            “Ben kulüp başkanı olarak kalayım asalaklarda yanımda kalsın bu şehirde yaşayan herkes de elini cebine soksun yardım etsin” düşüncesinin haklılığı yoktur.

 

            Kendimeden örnek vereyim. Zonguldakspor'a aidat ödemek için mesaj çektim, bir ay sonra iptal ettirdim. Neden biliyormusunuz! Gittiğim maçta bir çok taraftarın maça beleş girmesine göz yumulduğu için. Bir takıma gönül veren ve o takımın başarılı olmasını isteyen taraftar herkesten önce takım aşkıyla elini cebine sokacak maç bileti alıp stada girecek. Diğer taraftan bakıyorsunuz bu kişiler başkan Caner'in etrafında. Bu olmaz.

 

            Üçüncü boyutu ise şu.

            Zonguldak arazi bakımından da ilginç bir şehir. Bir çok arazi TTK'ya veya Milli Emlak'a ait.

Zonguldak Belediyesi örneğin Lavvar alanına bir şeyler yapmaya kalktığında TTK engeliyle karşılaşıyor. Kargo alanıda bu tip yerlerden biri.

           

            Örnekleri çoğaltmak mümkün. İşte en son ise Zonguldak Belediyesi yıllardır çalıştırdığı plaj milli emlak tarafından geri alınıyor.

           

            Şu soruyu sorma zamanı geldi diye düşünüyorum.!

            Zonguldak Belediyesi eğer AKP'nin elinde olsaydı TTK, Milli Emlak dolayısı ile Vali Ali Kaban bu gün davrandığı gibi davranabilir miydi?

 

            Bir şehirde Vali, Belediye Başkanı çözüm için vardır, sorun için değil.

           TURGUT GÜVEN

             Yayın Tarihi:02.06.2017