5 Eylül Salı günü Zonguldak Belediyesi meclis toplantısınız izledim. 19 maddeden oluşan gündem oylamaya geçilmeden önce, 16 ve 17 maddelerin “yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle” gündemden çıkarılması CHP meçlis üyesi Şenol Şanal tarafından teklif edildi.
Bu teklif üzerine meclis adeta karıştı diyebilirim. CHP'li bazı meclis üyelerinin söz konusu maddeleri gündeme alınması için yoğun çaba harcamaları görmeye değerdi. Belediye Başkanı Muharrem Akdemir'in ise oylama yapılmadığı halde “oylama yapıldı ve kabul edildi”şeklinde iddia etmesi bu işin içinde bir hinlik olduğunun işaretiydi. Diğer meclis üyelerinin oylama yapılmadı itirazı üzerine gündem oylandı ve 16 ve 17. maddeler gündemden çıkarıldı.
Bu gelişme üzerine söz düellosu meclis dışına, basına taşındı ve hala sürüyor.
Aslında konu neydi ve ne tartışıldı.
Zonguldak'ta bir grup vatandaş (iddiaya göre 300-350 aile) iskan alınmamış evlerde oturuyor. Bu vatandaşlar oturdukları yerlere iskan alamadıkları için yasaya göre inşaat veya şantiye suyu aboneliği verilebiliyor.
Bence sorulması gereken ilk soru şu! Bu binalar neden iskan alamıyor! Zonguldak Belediyesi bu binalara neden iskan vermiyor veya veremiyor. Yasa, “inşaat yasalara uygun olarak yapılıp bitirilmiş ise, yapı kullanma izni alınır ve yasalara uygun su aboneliği yapılır”diyor.
Bu durum ise şöyle açıklanabilir; söz konusu binalar büyük olasılıkla yasalara uygun değil. Büyük ihtilalle de kaçak kat çıkılmış veya inşaat aşamasında proje değiştirilmiş.
Oysa kaçak yapıların belediye tarafından yıkılması gerekir. Nedense bu binalara yapım aşamasında ve sonrasında da göz yumulmuş. O zaman insanın aklına şu soru geliyor, bu binalara neden ve nasıl, neyin karşılığında göz yumuldu. Bu binaları yapan kim?
Konumuza dönelim. İşte bu iskan alınmamış kaçak katlar vatandaşa bir şekilde satılmış. Burada oturanlar binalarına iskan alamadıkları için inşaat veya şantiye aboneliği bulunuyor ve suyu normal aboneden çok daha pahallıya kullanıyor.
Bu konuda yasa açık ve net. “3194 sayılı İmar Kanunu Madde 31 - İnşaatın bitme günü, kullanma izninin verildiği tarihtir. Kullanma izni verilmeyen ve alınmayan yapılarda izin alınıncaya kadar elektrik, su ve kanalizasyon hizmetlerinden ve tesislerinden faydalandırılmazlar” diyor.
Yani iskan alamayana yapılar inşaat halinde kabul ediliyor. “İnşaatı bitmiş, iskan alamamış meskenlerde, iskan belgesi alınıncaya kadar ilgili tarife uygulanır. Bu tür inşaatlara geçici olarak ancak; inşaat veya şantiye suyu aboneliği verilebilir” deniyor.
Yasa bu kadar açık ve netken belediye meclisinin yasanın bu hükmü dururken yasa üzerinden karar almaya kalkması suç. Ve bu teklif yasaya aykırı. Zonguldak Belediye Meclisi imar yasasını yok sayamaz.
Ancak başta belediye başkanımız Akdemir olmak üzere CHP mecli üyelerinden üstelikte İmar Komisyonu Başkanı ve grup başkan vekili Mehmet Türkçelik, halkın yararı için nasılda kendilerini parçaladılar görmeniz gerekirdi.
Hatta Türkçelik ertesi gün basına yaptığı açıklamada bir adım daha ileri giderek “parti görüşünü” açıkladı. Açıklamasında “halk” sözcüğünü dilinden düşürmeyen Türkçelik, açıklamasında “söz konusu maddelerin halkın yararına olduğunu ve bu uygulamanın ivedilikle hayata geçirilmesini Cumhuriyet Halk Partisi Meclis Grubu adına istediklerini belirtti.” Türkçelik'e sormak lazım bu konu CHP grubunda görüşülüp karara bağlandı mı? Hayır. O halde yapılan açıklama ne partinin neden grubun düşüncesidir bu Türkçelik'in kendi görüşüdür.
Açıklamanın bir bölümünde ise “Biz halka hizmet, halka destek için seçildik“ diyor. Halka hizmet yasalara uygun olduğunda geçerlidir. Görünen o ki Türkçelik imarı alınmamış binaları yapanlara hizmet etmektedir.
Toplantıda bu maddelerin gündeme alınıp komisyona havale edilmesini en çok isteyip çaba sarf edenlerin başında Belediye Başkanı Muharrem Akdemir geliyordu. Akdemir hızını alamamış oylama yapılmadan oylandı bile demişti.
Akdemir iskan alamayan bu binaları yapanların neden üzerine gitmez. Bu binalara iskan alınması belediye kasasına girecek para demek değilmidir? Akdemir hangi gerekçeyle bu gelirden vazgeçer? Bu kaçak binaları yapanlardan biri meclis toplantısında Akdemir'in hemen sağında oturan ve konu tartışılırken tek kelime edemeyen, yüzü kıpkırmızı olmuş ve sürekli terini silen CHP Meclis üyesi Zeki Çolak.
Zeki Çolak önce AKP'den, bir gün sonra CHP'den belediye meclis üyeliğine başvuru yapmış, bu transferi rüşvetşe yaptırdığı ddia edilenlerden biri. Akdemir'in kontenjanından meçlise girmiş bir AKP'li üstelik. Yeri gelmişken o günlerdeki CHP il başkanının kulaklarını da çınlatalım.
Türkçelik herhalde bu şahsa hizmeti halka hizmet zannediyor.
Sonuç olarak meclise sunulan yazıdan anlaşılan, meclis üyelerinden; yasaya karşı karar almaları ve önceden oluşan suçlara ortak olmaları isteniyor.
Yapıların, kullanma izni almadan, kanuna aykırı olarak iskan edilmesi, kullanılması için meclis üyelerinin bilerek ve isteyerek kanuna karşı karar alması amaçlanıyor,
Yapılmak istenen kaçak yapı yapanların, satanların, kullanma izni almayanların ödüllendirilmesinden başka bir şey değildir.
Yasalara uygun yapı yapan, kullanma izni alan; dürüst müteahhitlere, mal sahiplerine ve meclis kararına uygun abonelik yapanlara haksızlıktır.
Akdemir kendi suçuna meclisi de ortak etmek istiyor, konu bu kadar açık ve nettir.
TURGUT GÜVEN
Yayın Tarihi: 10.09.2017